İki yılda bir gerçekleşen ve bu yıl 9’uncusu düzenlenecek olan Uluslararası Sinopale Bianeli, birçok sanatçının katılımıyla gerçekleşecek.
Bianelin hazırlıkları, Tarihi Sinop Hal Yerinde gerçekleştirilen atölye çalışmalarıyla devam ediyor.
Vitrin Haber’e açıklamalarda bulunan Sinopale Bianeli Kurucusu ve Direktörü Prof. Dr. T. Melih Görgün, düzenlenen sanat etkinliğiyle Sinop’un değerini yerel, ulusal ve uluslararasına taşınacağını söyledi.
11 Ekim’de Sinop Tarihi Cezaevi’nde Sinopale 9’un açılışının yapılacağından bahseden Görgün, “Tükenmeden Önce: Yeni Değerler Evreni” temasıyla vurgulamak istediklerinin tükenme ve yok edilen şeyler üzerine bir sorgulama alanı yaratmak olduğunu belirtti. Görgün, “Tükenen şeylerin, tükenmemiş olan halleri varsa bunları hep birlikte bulup, tartışıp ortaya çıkarmaya çalışıyoruz.” dedi.
Sinopale’nin ortaya çıkış hikayesinden bahseden Görgün, “Kentteki hafızanın, yaşamın ya da unuttuğumuz hikayelerin yeniden hatırlanması için bir ortam oluşturma bağlamında 2005 yılında arkadaşlarımla birlikte düşünüp, bu kentte ne olabilir, neyi birlikte yapabiliriz, bir imeceyi nasıl gerçekleştirebiliriz fikriyle yola çıktık. O günden bugüne Sinop’taki değerli insanların, kurumların, Sinop’ta yetişmiş ve dışarıya gitmiş olan kişilerin katkılarıyla buraya kadar geldi. 2006 yılında Sinopale’yi oluşturduğumuzda Tarihi Cezaevi’nin bütün alanlarını kullandık. Çok değerli bir çalışmaydı bizim için çünkü elimizde hiç bilmediğimiz bir şey var. Ne yapacağımızı ve ortaya neler çıkacağını bilmiyoruz. Ama kültür binası yapılarından bir tanesini bu bağlamda kullanacağız.” diye konuştu.
“Uluslararası arenaya taşıdığımız birçok Sinoplu sanatçımız var”
Açıklamalarını sürdüren Görgün, Uluslararası Sinop Bianeli’nin tanıtım belleğinde yerelin, ulusalın ve uluslararasının işbirliğinde sanatsal bağlamda destekleyen, önceleyen ve buradan çıkan hikayelerin dünyaya yayılmasını sağlayan bir platform olduğundan bahsetti.
Görgün, “Uluslararası arenaya taşıdığımız birçok Sinoplu sanatçımız var. Bu sene de ağırlıklı olarak etkinliğimize onları davet ettik. Onlara bizim görmediğimiz, olması gereken hikayeleri keşfetmeleri için ortam ve olanaklar sunduk. Gürcistan’dan, Almanya’dan Fransa’dan, İtalya’dan, Avusturya’dan, İngiltere’den gelen sanatçılarımız var. Onlarla da yine 11 Ekim’de açacağımız sergiye kadar, süreç içerisinde etkinlikler ve atölyeler yapıyoruz. Buluşmalar gerçekleştirip fikirler alıyoruz ve sonra bu fikirlerin sanat yapıtına dönüşmesi için ortam oluşturuyoruz. 11 Ekim’de Sinop Tarihi Cezaevi’nde Sinopale 9’un açılışını yapacağız.
12 Ekim’de ise Sinopale Forum yapacağız. Kültür politikaları kapsamında bu kalitenin uluslararası ortama kattığı fikirler nedir, neler olabilir ve neler olacaktır konusunu tartışacağız.” ifadelerinde bulundu.
