GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ : - Ressam Şevket Dağ'ın 65 eserinden oluşan kişisel resim sergisi - Ayasofya'da son cemaat yerinin resmedildiği eseri - Sergi Direktörü Fahri Özdemir ile röportaj - Ressam Şevket Dağ'ın sanat eşyaları Şevket Dağ'ın ilk kişisel sergisi vefatından 80 yıl sonra sanatseverle buluşuyor - Osman Hamdi Bey'in öğrencisi, Osmanlı'nın son dönemiyle Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki hemen hemen her serginin düzenleyicisi, Türk resim sanatına yön veren Şevket Dağ'ın 65 eserinden oluşan kişisel sergisi, bir grubun girişimleriyle CernModern'de açılacak - Sergi Direktörü Fahri Özdemir: - "Sergide, Şevket Bey'in başyapıtı kabul edilen, Ayasofya'da son cemaat yerini resmettiği eser de yer alıyor" ANKARA (AA) - EDA ÖZDENER - Türk resim sanatının kilometre taşlarından sayılan, vefat ettiği 1944'e kadar açılan hemen hemen tüm resim sergilerin düzenleyicisi olan ancak şimdiye kadar hiç kişisel sergisi bulunmayan Şevket Dağ'ın 65 eseri, başkentlilerle buluşacak. Sanayi-i Nefise Mektebini birincilikle bitiren, Osman Hamdi Bey'in öğrencisi, cami içi ressamı olarak tanınan, Türkiye'de açılan her karma sergide mutlaka eseri bulunan Şevket Dağ, yurt dışında da tanınan ve beğenilen ressamlar arasında yer alıyor. Türk resim sanatına yön veren, birçok öğrenci yetiştiren, Osmanlı'nın son zamanlarıyla genç Cumhuriyet'te açılan resim sergilerinin çoğunun sergi komiserliğini yapan Şevket Dağ'ın, bir muhallebici dükkanında sergilediği 4-5 tablosundan başka resmi bir kişisel sergisi bulunmuyor. Hümanis Grubu, Şevket Dağ'a vefa için aralarında ilk kez sergilenenlerin de bulunduğu 65 eserden oluşan "Zamanın ve Mekanın Büyüsünde Bir Ressam Şevket Dağ" sergisini, İzmir, Ankara ve İstanbul'da sanatseverle buluşturuyor. Sanatçının ilk kişisel resim sergisi olma özelliğini taşıyan serinin Ankara ayağı, bugün CerModern'de açılacak ve 30 Temmuz'a kadar ziyaret edilebilecek. Sergide Dağ'ın eserlerinin yanı sıra şövalesi, boya kutusu, eskiz defterleri, yazışmaları, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'e yazdığı mektuplar da bulunuyor. İç mekan resimleri ve Ayasofya ile bütünleşen Şevket Dağ'ın en bilinen eserleri arasındaki 1920 tarihli "Ayasofya İçi" de yer alıyor. - "Hakkında 10 sayfalık bir broşür dahi yoktu" Sergi Direktörü Fahri Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Şevket Dağ'ın başta Fikret Mualla ve Cemal Tollu olmak üzere hem önemli ressamlar yetiştirdiğini hem de Türk resim sanatının kitlelere ulaşmasında önemli rol oynadığını söyledi. Dağ'ın 1912'den vefat ettiği 1944'e kadar Türkiye'de düzenlenen hemen hemen bütün sergilerin direktörlüğünü yaptığını dile getiren Özdemir, Sanayi-i Nefisenin ilk öğrencisi olan, Osman Hamdi ve Valeri'den ders alan Dağ'ın hayatını tümüyle resme adadığını belirtti. Hümanis Grup olarak Dağ'ın bütün eserlerine ulaşmaya çalıştıklarını anlatan Özdemir, "Ülkemizde şu anda akıbeti belli olan 250 eseri var. Bunların 65'ine ulaşabildik. Üniversitede olan bazı eserleri restore ettirdik. Eksiz defterlerinin birçoğunu tekrar hayata kazandırdık ve sergiliyoruz." bilgisini verdi. - "Ayasofya'nın en iyi eserlerini vermiş" Dağ'ın sağlığında da ölümünden sonra da hiç kişisel sergisinin olmadığına işaret eden Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Serginin ötesinde hakkında 10 sayfalık bir broşür dahi yoktu. Biz bunu bir vefa görevi olarak üstlendik. Kendisi için 450 sayfalık Türkçe ve İngilizce bir albüm hazırlandı. Kişisel sergisini de önce İzmir'de açtık. Sonra Ankara'ya getirdik. Ondan sonra da 19 Eylül'de İstanbul'a taşıyacağız. Sergide, Şevket Bey'in başyapıtı kabul edilen, Ayasofya'da son cemaat yerini resmettiği eser de yer alıyor. Eseri ödünç aldığımız ailenin evinden ilk kez çıktı. Onun da bakımı yapıldı. Sanatçının her dönemine ait eserler var. Sergideki en eski tarihli eser 1900'de yapılmış, ölmeden bir ay önce yaptığı 1944 tarihli eseri de mevcut." Özdemir, sergiyi konulara bölerek oluşturduklarını söyleyerek, "Sergi peyzajlarla başlıyor. Sonra İstanbul resimleri özellikle boğaz manzaraları ve iç mekanlar, Şevket Bey'in en önemli dönemi dediğimiz Ayasofya geliyor. 8 yıl Ayasofya içinde çalışmış, Ayasofya'nın en iyi eserlerini vermiş bir insan. Ayasofya'dan sonra duvarlar, han kapılarıyla bölümü var. Natürmortlar ve eskizlerle sergiyi bitiriyoruz." dedi. Fahri Özdemir, eserleri topladıkları 42 özel koleksiyoner ve kuruma da kendilerine duydukları güvenden dolayı teşekkür etti.

Kaynak: aavideo