Hareketli plazalar, birinci sınıf müzeler, iyi korunmuş Orta Çağ mimarisi ve pastoral kanallarla dolup taşan Gent, Avrupa'nın en yoğun nüfuslu bölgelerinden biri olan doğu Flanders bölgesinde yer alıyor. Gravensteen Kalesi, Graslei limanı gibi tarihi limanlar ve Leie Nehri gibi yüksek ortaçağ yapıları, benzeri olmayan bir güzellik katıyor.
Bisikletle, yürüyerek veya tekneyle büyüleyici bir Gent turuna çıkın, Flaman tarihi hakkında bilgi edinin, Belçika'daki en iyi korunmuş kaleleri ziyaret edin ve "Flanders'ın tarihi kalbi"ne olan takdirinizi derinleştirecek ilginç gerçekleri öğrenin.
Geleneksel Flaman mutfağından oluşan muhteşem mutfak ortamını keşfedin! Old Town'da çalan carillon sesiyle birlikte havada uçuşan birinci sınıf çikolata ve waffle kokusunu takip ederek duyularınızı büyüleyin. Gent gezilecek yerler listesine eklenebilecek o kadar çok yer var ki, günübirlik gezilerle bu şehri keşfetmek neredeyse imkansız.
Gent’te Gezilecek En Güzel Yerler
Gent, her gezginin Avrupa şehir paletini memnun edecek, endüstri ve ortaçağ mimarisinin mükemmel bir karışımıdır. Gece hayatı ve yemek de iyidir ve her bütçeye uygun çeşitli restoranlarda gerçekten harika yemekler servis edilir. Belçika'da bira kraldır ve Gent, ünlü Gruut birasına ev sahipliği yapmaktadır.
Gravensteen Kalesi
Şehrin ana yerlerinden biri olan 12. yüzyıldan kalma Gravensteen, uygun bir şekilde kaleye benziyor. Sağlam bir iç kale ve bekçi evi surlar, kuleler ve bir hendekle korunur. Flanders Kontlarını barındırmak için inşa edilen kale, 1180 yılında tamamlandı ve tasarım, Kont Philip'in haçlı seferleri sırasında gördüğü diğer kalelere dayanıyor.
Antik dış cephe taşlarından duvar halılarına ve mobilyalara kadar Orta Çağ dekoruyla bezeli, bir zamanlar Alsaslı Kont Philip'e ait olan kale, bölgedeki hendek ve güçlü savunma duvarlarına sahip tek Orta Çağ kalesi olması nedeniyle ziyaretçilerin mutlaka görmesi gereken bir manzara.
Kalenin içindeki bir diğer oldukça popüler cazibe merkezi, "Cellatlar Kabini" içindeki ortaçağ işkence aletlerinin koleksiyonudur. Orada, suçlulara işkence yapmak için belirli kişiler tarafından kullanılan nesneleri görecek ve korkunçtan insanlık dışıya kadar kullanılan korkunç işkence yöntemleri hakkında bilgi edineceksiniz.
Gent'in merkezine sadece kısa bir mesafede, yine güzel bir noktada yer alan bu muhteşem eski kale, şehrin en önemli tarihi eserlerinden sadece biridir.
Eski Kent (Old Town)
Burası şehrin kalbinin attığı yer. Gent’teki en fazla turistik cazibe merkezini, restoranları, cafeleri ve barları bulabileceğiniz bu bölge, kesinlik gezilecek yerler listenizde olmalı.
Eski Kent bölgesi, ayrıca Gent’te konaklama için en ideal ve en popüler yer. Burada her bütçeye uygun bir konaklama birimini rahatlıkla bulabilirsiniz.
Yöresel tatlılar satan şekerci dükkanlarından hareketli barlara ve çok daha fazlasına kadar lezzetli buluntularla dolu Groentenmarkt meydanına göz atın.
St. Nicholas Kilisesi
Gent'in en eski ve en önemli binalarından biri olan ve 13. yüzyıldan kalma etkileyici St. Nicholas Kilisesi, kaçırılmaması gereken cazibe merkezlerinden biri. Hem mimarisi hem de iç mekan süslemeleri ve tarihiyle ilgi gören kilise, şehir merkezine de yakın bir konumda bulunuyor.
Kilisenin hemen yanında, bugün büyük bir açık hava kafesine ev sahipliği yapan canlı bir meydan olan Korenmarkt meydanı, gün ortası bir kahve ya da yerel demlenmiş bir bira eşliğinde nefis bir öğle yemeği için mükemmeldir. Şehrin zengin tüccar sınıfı ve lüks lonca evleri tarafından ödenen kilise, yakınlardaki Tournai'den mavi-gri taş kullanılarak yerel Scheldt Gotik mimari tarzında inşa edilmiş. Kavernöz iç kısmı kesinlikle kontrol edilmeye değer olsa da, Saint Nicholas belki de en iyi dışarıdan görülüyor. Muhteşem bir nefi çevreleyen ince taretleri ve baş döndürücü çan kulesi muhteşem bir manzara yaratıyor.
Saint Bavo Katedrali
Gent'in kalbinde yer alan güzel Saint Bavo Katedrali, 10. yüzyıldan kalma bir kiliseyle aynı manzara üzerine inşa edilmiştir.
Gent'in Orta Çağ'daki zenginlik ve gücünün kalıcı bir simgesi olan St. Bavo Katedrali, şehrin yükselen kulelerinin üçüncüsüne ev sahipliği yapan heybetli bir yapıdır. 1274 yılında iki eski kilisenin üzerine inşa edilen katedral, bazı harika Gotik mimarisine sahiptir. Kutsal Roma İmparatoru V. Charles burada vaftiz edildi.
Flaman ressam Laurent Delvaux'nun içindeki dini tablolara ve heykellere ve Van Eyck kardeşlerin 18 panelli Mistik Kuzu tablosunun güzelliğine göz atın. İçeride, sunaktaki yağlı boya tabloları tasarlayan Flaman ressam Peter Paul Ruben'in cesedi bulunuyor.
Dış kısmı kesinlikle etkileyici bir manzara sunarken, çoğu insan içeride bulunan dini sanat eserlerinin zenginliği için ziyaret eder. Rubens'in Saint Bavo'su Ghent'teki Manastıra girerken ve de Crayer'in St Macarius of Gent'i başlı başına bir başyapıt olsa da, gösteriyi asıl durduran The Adoration of the Mystic Lamb'dir.
15. yüzyılda Hubert ve Jan van Eyck tarafından yapılan Ghent Altarpiece, diğer adıyla Ghent Altarpiece, dünyaca ünlüdür ve Belçika'dan gelen en büyük sanat eserlerinden biridir. Bu nedenle, kesinlikle kontrol etmeye değer. Arkasındaki hikaye, muhteşem tablonun kendisi kadar büyüleyici.
Citadelpark
Citadelpark, ent'te Scheldt ve Lys nehirleri arasındaki bir tepenin yamacındaki bir parktır. Bu şehir parkı, 1875 yılında, 1819 ile 1831 yılları arasında inşa edilen Hollanda kalesi Ghent'in bulunduğu yerde kuruldu. O zamanlar Avrupa'nın en büyük ve en modern kalelerinden biri olan kale, daha sonra piyade ve topçu kışlası olarak kullanıldı.
Bugün botanik bolluğun tadını çıkarmak için harika bir yer.
Gent’in yoğun turist trafiğinden bunalırsanız ya da temiz havanun ve huzurun keyfini çıkarmak isterseniz Citadelpark’a mutlaka uğrayın deriz.
Graslei ve Korenlei
Graslei, şehrin en güzel ve en popüler noktalarından biridir. Rıhtım boyunca bir dizi muhteşem ortaçağ binası uzanır. Bir zamanlar hareketli bir liman olan büyüleyici rıhtım, Leie nehri kıyılarında bulunan kafeler, restoranlar ve barlarla artık popüler bir turistik cazibe merkezidir.
Beşinci yüzyıla kadar uzanan Graslei, tarihle dolu. Rıhtımdan, nehirde yukarı ve aşağı doğal tekne gezintilerine çıkabilir ve ilerledikçe büyüleyici geçmişi hakkında her şeyi öğrenebilirsiniz.
Graslei ve Korenlei rıhtımlarında keyifle otururken bir aperitif veya küçük bir atıştırmalık alın. Yerel halk için favori bir eğlencedir, siz de güneşli bir günde ayaklarınızı suya uzatarak havanın tadını çıkarabilir, arkadaşlarınızla sohbet ederken, rıhtımların yakınından geçen tekneleri seyredebilirsiniz.
Geceleri, rıhtımın karşılıklı iki yakasındaki mimarinin su üzerindeki güzel yansımasını görün ve binalardan birinin tarihini ima eden, birbirine doğru giden kuğu heykeline bir göz atın.
Daha fazla yemek seçeneği arıyorsanız, sadece 8 dakika uzaklıktaki ünlü bir yemek mahallesi olan Patershol'a uğrayın.
Bölgesel Flaman mutfağı da dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanından yemeklerin tadını çıkarın! Hızlı bir akşam yemeğinden daha gösterişli bir yemeğe kadar kutladığınız etkinlik ne olursa olsun, Patershol'da mükemmel yeri bulacaksınız.
Gent Belediye Binası
Gent Belediye Binası, farklı tarzlara sahip dörtgen bir bina grubudur. Belediye meclis üyesinin Keure evi, Gösterişli Gotik tarzdadır (1519-1539). Rombout Keldermans ve Dominicus de Waeghenmackere tarafından tasarlanmıştır. Cephedeki nişler, 19. ve 20. yüzyıllarda yapılmış Flanders Kontları'nın 19 heykelini barındırmaktadır.
Gedele Alderman'ın evi, 1595n ile 1618 yılları arasında inşa edilen Rönesans'tır. Alderman'ın her iki evinin de cephelerinde Dor, İyon ve Korint üç çeyrek sütunları ve pilasterler bulunur. Etki, İtalyan sarayını anımsatıyor. Kompleks, Patermarkt, Hoogspoort, Stadhuistaaeg ve Pooljiemarkt sokaklarıyla çevrilidir.
Belediye binasının içinde bir düğün şapeli ve bir labirent dahil 51 oda bulunmaktadır. Belediye binasındaki en önemli salonlar, eskiden Flanders Eyaletleri odası olan Pasifizasyon Salonu, Arsenal salonu, Belediye Başkanı Kabinesi (1728), Taht Odası ve Resepsiyon salonudur.
Eski Kent'in kalbinde yer alan büyüleyici bir tarihi ve politik yapı olan Belediye Binası’na şehirdeki turistik cazibe merkezlerin birçoğundan yürüyerek ulaşabilirsiniz.
Ghent Çan Kulesi
91 metre yüksekliğe kadar yükselen Çan Kulesi, şehrin harika bir manzarasını sunuyor. Bu nedenle, yüzyıllar boyunca gözetleme kulesi olarak kullanıldığını öğrenmek şaşırtıcı olmamalıdır. 1380'de tamamlanan neo-Gotik çan kulesinin tepesinde, o zamandan beri şehrin maskotu haline gelen bir ejderha rüzgar gülü var. Zirveye çıkarken ünlü sembolün önceki iki versiyonunu görebilirsiniz.
Görkemli manzaraların yanı sıra ziyaretçiler, Çan Kulesi'ne bağlı olan keyifli Kumaş Salonu'na da göz atabilirler.
Bazı fantastik Brabant Gotik mimarisini sergileyen asırlık salonda, kumaş tüccarları 1400'lerde ve 1500'lerde mallarını alıp sattılar.
Aziz Nikolaos Kilisesi ile Aziz Bavo Katedrali arasında yer alan Çan Kulesi, Gent’te gezilmesi gereken yerler listesinde olması gereken en önemli cazibe merkezlerinden.
Kaynak ; Gezilecek Yerler Listesi
Advertorial
