قُلْ اِنَّ صَلَاتٖى وَنُسُكٖى وَمَحْيَایَ وَمَمَاتٖى لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَمٖينَ   Ey Muhammed! De ki: "Şüphesiz benim namazım da, diğer ibadetlerim de, yaşamam da, ölümüm de âlemlerin Rabbi Allah içindir."1
Varlığımız Allah’ın kudret elindedir.Varlığımızı O’na borçluyuz.Vucud ve mevcud her zerratıyla O’na aittir.Habbeden kubbeye ,zerreden kürreye kainat, O’na medyun O’na borçlu.O ol dedi oluş sürecine girdi.Eğer olma deseydi olmazdı ve bizde olmazdık.Eğer bundan sonra olma derse olmayız.Çünkü biz varlığı zorunlu olan bir varlık değiliz. Varlığı bağlı varlığız. Yani mümkin varlığız.Varlığımız O’nun varlığına ve var etmesine bağlı.
Zamanı o yarattı.Zaman Allah’ın kuludur.Zaman Allah’ın mahlukudur.Onun için Allah zaman içinde düşünülemez.Çünkü Allah zamanın halikıdır.Allah zamana maruz kalmaz.Allah zamana hakimdir.
Zamanı yaratan Allah zamanı yasalara tabi kıldı.Eşyayıda zaman yasasına tabi kıldı.Onun için eşya tekamül yasasına tabidir.Çünkü zamanın en temel yasalarından birisi tekamüldür. Dolayısıyla rabbimiz gökleri aşama aşama yaratmıştır. اِنَّ رَبَّكُمُ اللّٰهُ الَّذٖى خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ فٖى سِتَّةِ اَيَّامٍ- Şüphesiz sizin Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratandır.2 Allah ‘ol’ deseydi ‘fe kane’ oluverirdi.Ama  O bunu istemedi. ‘fe yekün’ oluş sürecine girdi.Aşama aşama ,kademe kademe ,basanak basamak oldu.Çünkü Allah’ın zamana koyduğu kanun böyle işlemektedir.Bu kanuna insan da tabidir.Resulullah s.a.v bu yasayı öyle güzel bize anlattı ki ; "Menistevâ yevmâhu fehuve mağbûn: " İki günü eşit olan aldanmıştır"3
Takvimler Allah’ındır.Çünkü güneşte Allah’ındır Ay’da Allah’ındır.İster güneş olsun ister ay olsun insan gözünü göğe çevirmek zorundadır.İnsan kendi takvimini gökden bağımsız koyamaz.İnsan Allah’ın yarattıkları üzerinden zamanı algılar ve zamanı hesap eder.Takvimler bize zamanın akıp gittiğini ,her nefesin bizi mezara yaklaştırdığını bize söylerler.Takvimden hergün yırttığınız bir yaprak ömrünüzden giden ve bir daha geri getiremiyaceğimiz bir gündür.Onun için insan ömründe bir anı iki kez yaşamaz.Bir ırmakta iki kez yıkanmak imkansızdır.Çünkü su akıyor.Su akmasa zaman akıyor.Onun için bir insanın kaianattaki konumu iki kez aynı yerde değildir.Her anınız şu kainatta ayrı bir kordinata dek geliyor ise o zaman insan her anını şahit kılmalıdır.Çünkü o zaman bu kordinat şahit olacak biraz sonra ise o kordinat şahit olacaktır.Şahit ya oldu.Olmadı ise kaçtı. "Menistevâ yevmâhu fehuve mağbûn:  İki günü eşit olan aldanmıştır".
Değerli Gönül Dostlarım!
Ömrümüzü gözden geçirelim bir bakayım.Ömrümüzün her anından hesaba çekilirsek eğer, hesabı verilecek bir ömür yaşadık mı?Bir kendimize soralım.Allah zamanı tersine çevirseydi o anımızı nasıl yaşardık?Aslında bir ömür,bir günden ibarettir.Sabahı doğum,kuşluğu gençlik, öğlesi olgunluk,ikindisi ihtiyarlık,akşamı ölümdür. Yorganın altına girdiğiniz an mezara girdiğiniz andır. Gündüzü iyi geçmiş bir günün gecesi iyi geçer.Onun için dünyası iyi geçmiş bir ömrün ahireti iyi geçer.Gündüzü berbat geçmiş bir günün gecesinde kabus görürsünüz.Eğer bu günün gecesi nasıl olacak diye soruyorsanız ,gündüzüne bakın.Ahireti nasıl olacak diye bakıyorsanız eğer dünyasına bakın. "Eddünya mezraatül Ahire=Dünya, Ahiretin tarlasıdır’’. Tarlaya ne ekdi iseniz onun biçeceksiniz.Allah Resulü s.a.v “Bazan kalbimin perdelendiği olur. Ama ben Allah’a günde yüz defa istiğfâr ediyorum.”4 Eğer ğafil aldığımız nefesleri uc uca dizse idik dünyayı kaç kere dolaşırdık.Bu güne kadar neyin uğrunda nefes tükettik.Allah bize bir sermaye vermiş.Eğer cebinizde paranız oldumu nasıl değerlendireceğinizi düşünüyorsunuz.Yeryüzünün paralarıyla bir an alınmaz.Zamanla tüm paraları alınabilir.Peki siz yeryüzünün tüm servetiyle alamıyacağınız bir şeyi bolluk paradan daha çok harcarken Allah’a ne cevap vereceğimizi düşünüyormusunuz?Hz. Peygamber soruyor.
Ya Ömer!ölümü nasıl bilirsin?
Ya Resulellah!Akşam yattımı sabah kalkamıyacak kadar yakin bilirim.
Resulullah Şöyle der.Ya Ömer!Çok uzak düşünüyorsun buyurur.
Hz. Ebu Bekir’e soruyor.
Ya Eba Bekir!Sen ölümü nasıl bilirsin?
Ya Resülüllah!Nefesi aldımmı veremiyeceğimi verdimmi alamıyacağım kadar yakın bilirim diyor.
Hz. Peygamber buyuruyor.İşte şimdi oldu.
Dostlar!
İşte yaşadığımız  anımızı son anımız,günümüzü son günümüz, haftamızı son haftamız,yılımızı da son yılımız gibi düşünmeliğiz.Şunu biliniz ki bu dünyada iki kez olmayacağız.Neden biz hiç ölmeyecek gibi hareket ederiz.Neden ölümü hiç hatırlamıyoruz ve neden zamanın değerini bilmiyoruz?
Allah zamana yemin eder.Kur’an-ı Kerim,Vel’asr,ikindi vaktine yani kısaca zamana yemin olsun der.Biz insanlığın ikindisinde geldik.Sabahı Adem,kuşluğu Nuh ,öğlesi İbrahim,ikindisi Muhammed a.s idi.Onun için ikindinize dikkat edin.İkindiği geçirmeyin.Burada sadece ikindi namazını geçirmeyin değil,aslında siz kainatta varlığın  kıldığı namazsınız.Siz kendinizi geçirmeyin.O zaman namaz da sizi kılsın.Sadece siz onu değil.
Kur’an-ı Kerimin yemin etmediği zaman dilimi yok gibidir.Neden Allah zamana yemin eder? Eğer Kur’an-ı Kerim bir şeye yemin ediyorsa orada bir çok sebeb ve hikmeti vardır.Bu hikmetlerden birisi şudur.İnsanoğlunun çok bulupta en az değerlendirdiği veya değerini bilmediği şey olduğu içindir.Zaman da öyledir.İnsan çok bulur ama değerini bilmez.
Zamanı şöyle yaşamak gerekir.Suyun içerisine düşmüş her aldığı nefesi ömründen bir kayıp olarak gören boğulmak üzere olan bir adam gibi nefesinizi alın ve  ömrünüzü öyle yaşayın. Öyle bir nefes alın ki o zam o nefesi boşa harcayabiliyor musunuz bakalım. Allah Resulü s.s.v “Bazan kalbimin perdelendiği olur. Ama ben Allah’a günde yüz defa istiğfâr ediyorum.” Diyorsa biz ne yapalım.Biz hangi istiğfarla arınalım.Bir anımızı değil de bir ömrümüzü ğafletle geçirmişsek biz  ne yapalım.
İnsan zayıf,insan muhtaç,insan sınırlı.Tabi ki dinleneceğiz.Öbür taraftan bakıyorum.Mükellef ağır.Yol uzun.Düşman kavi.Dost vefalı.Yollar tikenli.Tikenler kalın.Allah Resulünün  "Ya mukallibel-kulubi sebbit kalbi ala dinike " "Ey kalpleri çeviren Allahım! Kalbimi dinin üzerine sabit kıl".Allah bize derman verecek olandır da bizden istedikleri de vardır. يَا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا اِنْ تَنْصُرُوا اللّٰهَ يَنْصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ اَقْدَامَكُمْ Ey iman edenler! Eğer siz Allah'a yardım ederseniz (emrini tutar, dinini uygularsanız), O da size yardım eder ve ayaklarınızı sağlam bastırır.5 Allah tutmazsa kim tutar insanı.Allah tutmazsa insan ayak üstü nasıl durabilir.
Değerli Dostlar!
Zaman, kendi muhasebemizi yapma zamanı.Bu muhasebeyi, muhasiblerinize bırakamazsınız.Birde benim ömrümün muhasebesini yaparmısın diyemezsiniz.O sadece sizin devlete karşı muhasebenizi tutar.Sizin Allah’a karşı defterinizi o tutmaz.Allah’a karşı bizim ve sizin defterinizi tutanlar var.Ne olursunuz ömrümüzü yeniden gözden geçirmeyi ihmal etmeyelim.İstiğfarı ihmal etmeyelim.İstiğfar, bilinç tazelemek demektir.Tevbe ,bilinç yenilemektir.Tevbe, duruş tazelemektir.Tevbe, akit tazelemektir. Tevbe, Allah ile söz tazelemektir.Bilinç tazeleme babından istiğfar edelim. Estağfirullah el aziym ve etübü ileyh ‘’Allah’ım beni bağışla,tevbemi kabul eyle’’ derken ,Ya Rabbi!İstikametimde yamukluklar olmuştu.Ben bunu düzeltmeye söz veriyorum.Sen bana düzeltme kudreti nasip eyle.Ya Rabbi!Ben sahip çıkabilme iradesi gösterebildiklerime sahip çıkayım.Sen ise benim sahip çıkamadığım yerlerime sahip çıkmama yardım eyle.Diyelim inşaallah.
Değerli Dostlar!
Ömür gelip geçiyor.Hayat su gibi akıp gidiyor.Anlar anları,günler günleri,haftalar haftaları, aylar ayları,seneler seneleri kovalıyor.Bakmışız.Dün çocuktuk.Bu gün çocuk sahibi olmuşuz. Yarın torun.Ne zaman geçmiş bu kadar yıl.Neyin arkasında hay huy la geçmiş ömür.    Anlamıyor insan.Dolayısıyla insan ömrünü  geçerirken bilemiyor. İnsan neyi kaçırdığını da bilemiyor? Ama yarın çok olmadan bunun muhasebesini yaparsak orada eyvah demeyeceğiz.Yoksa öyle bir eyvah denilecek ki o eyvahında insan kendiisi yıkılacaktır.O da hiçbir işe yaramıyacaktır. Onun için Kur’an-ı Kerim bir gecenin bin aya bedel olmasından söz eder. لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ اَلْفِ شَهْرٍ Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır.6 Biz buna kadir gecesi diyoruz.Bu sabit bir gece olamaz.Çünkü Kur’an-ı Kerimin takvimi ay takvimidir.Ay takvimi ise gezen bir takvimdir.33 yılda 355 günü devreder.ongün ongün atan bir takvimdir.Eğer siz yılın içinde sabit bir geceği arayacaksanız 355 günde bir gelir o gece.O yıl içerisinde o geceye raslamanız 355’te birdir.
İçine hakikat ve Kur’an’ın doğduğu gece bir ömre bedeldir.Bin ay, 83 yıl 4 ay eder.Aslında bir insanın dünyadaki ideal ömrü çizilmiştir.Yani bir ömürden hayırlıdır demektir.Bunun tersi de mümkündür.İçinde Allah,hakikat,Kur’an  olmayan bir ömür bir gece kadar bereketsizdir. İşte ahirette cehennemlikler كَاَنَّهُمْ يَوْمَ يَرَوْنَهَا لَمْ يَلْبَثُوا اِلَّا عَشِيَّةً اَوْ ضُحٰیهَا Kıyameti gördükleri gün onlar, sanki dünyada ancak bir akşam, yahut bir kuşluk vakti kadar kalmış gibidirler.7 Bir ömrü bir gün veya yarım gün gibi algılamak.Bir tarafta bir ömre bedel bereketli bir gece.Bir tarafta bir gece kadar bereketsiz bir ömür.Fark ne?Birin de içinde Allah’ın,vahyin,rıza-i barinin olduğu.Diğerinde ise bir ömrün bir gece kadar bereketsiz olduğu ömür ise içinde Allah’ın,vahyin,rıza-i barinin olmadığı bir hayat.
Dostlar!Ne olur ömrünüzü bereketli kılacak işlerle meşgul olun.Her gecenizi bir ömre bedel kılabilirsiniz.Her ömrünüzü bir ömre bedel kılabilirsiniz.O zaman sizin bin yıl yaşamanıza gerek yok ki.Aslında siz binlerce yıl yaşamış olursunuz.Çünkü her gecenizi bir ömre bedel kılarsanız her gününüz iki ömür olur.Sizden uzun yaşayan yok.Velev ki yirmi yaşınızda vefat etmiş olun.Ah vah genç gitti diye feryat edenlere, zavallıya bak der oradan gülersiniz.Ama isterseniz yüz on yaşında ölün, eğer bir gece kadar bereketsiz yaşarsanız siz yaşamış olmadınız ki.İşte ahirette bunu söyleyeceksiniz.Ne kadar yaşadın dünya da.Bir gün veya bir gecenin yarısı.Bu adam yaşamışmı sayılır Allah aşkına?O zaman bir kez daha düşünelim dostlar.Kim uzun yaşıyor kim kısa yaşıyor.Bir kez daha tarif yapalım.Ne olur uzun yaşamayı zamanı ard arda dizmek zannetmeyin.Uzun yaşamayı yıl  üzerinden yaşamak olarak zannetmeyin.Kısa yaşamayı da öyle zannetmeyin.Uzun yaşamak yaşadığınız anı bereketlendirmektir.Kısa yaşamaksa isterse yüz yıl yaşayın yaşadığınız ömrü bereketlendirememektir.Boş geçirmektir.
Rabbim!Ömrümüzü bereketli kılsın.
Rabbim!Anınıza,gününüze,,haftanıza,yılınıza,ömrünüze bereket nazil etsin.
Rabbim!Ömrünüzün içini, rız-i bariye ile,vahiyle doldursun.
Rabbim!Yarın eyvah demeden burada uyananlardan eylesin.
Selam hidayete tabi olanlara olsun.
1-En’am süresi 6/162
2- A’raf süresi 7/54
3--o.g.e., II, 203.
4- Müslim, Zikir 41. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Vitir 26.
5-Muhammed süresi 47/7
6-Kadir Süresi  97/3
7-Naziat süresi 79/46