Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, ekim, kasım ve aralık aylarından itibaren özellikle şubat, mart aylarına kadar güçlü solunum yolu enfeksiyonlarının, bulaşıcı hastalıkların kapalı alanlar ve hava şartlarından dolayı arttığını belirterek, “Şu anda böyle bir anormal bir artışımız yok. Doğal durumda seyrediyor” dedi.
TEKNOFEST’i ziyaret etmek için Adana’ya gelen Bakan Memişoğlu, Adana Şehir Hastanesi’nde Adana’daki kamu, üniversite ve özel sektör hastane temsilcileriyle yaptığı toplantı sonrası basına açıklamalarda bulundu. Memişoğlu yaptığı açıklamada, “Adana sağlıkla ilgili çok eskiden beri Türkiye’nin en iyi sağlık hizmeti sunulan sunan ekiplerine sahip. Burada aynı zamanda Türkiye’nin ilk şehir hastanelerinden bir tanesi kurulmuş ve hizmete devam etmekte. Malumlarınız sağlıkta büyük bir değişim içinde büyük başarılara imza attık Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde. Adana’da aynı zamanda sağlık teknolojisi ve sağlık bilgi üretimiyle ilgili de hedeflerimizi gözden geçirdik. Biz sağlık ve sadece hizmet tarafına değil aynı zamanda bilimi ve teknolojisini de üretme konusunda iddialı olmak istiyoruz. Onun için de bu konularda özellikle dediğimiz Türkiye Sağlık Enstitüsü Başkanlığımızın üzerinde hem bilim insanlarımızı, hem çalışmalarımızı, hem üretimimizi onun koordinasyonunda gerçekleştirmeyi planlıyoruz” diye konuştu.
Bakan Memişoğlu açıklamalarına şöyle devam etti:
"Adana’da sağlık hizmeti, özellikle şehir hastanesi odaklı yürümekte. Ancak biz aynı zamanda birinci basamak dediğimiz sağlık hizmetlerini yani temel sağlık hizmetlerini, koruyucu sağlık hizmetlerini de Adana’da daha çok değiştireceğiz. Bunun yanında özellikle dün malumlarınız sayın hanımefendi Emine Erdoğan’ın himayelerinde olan normal doğum eylem planımızı da ilan ettik. Adana da burada ödül aldı. Onlara da teşekkür ediyorum. Biz doğal olan normal doğumu, özellikle ebeler eşliğinde teşvik etmek istiyoruz ve bu konuda da bir eylem planı hazırladık. İnşallah bütün paydaşlarımızda bunu başarılı hale getireceğiz. Çünkü hem doğurganlık oranlarımız düşmekte hem de gereksiz fizyolojik olan bir eylemi maalesef ameliyatla fizyolojik olmayan, doğal olmayan yöntemlerle fazla miktarda gerçekleştirmeye başladık. O nedenle hem anne adaylarımızın hem hekim arkadaşlarımızın bu konuda bizi desteklemelerini, bize bu konuda yardımcı olmalarını istiyoruz. Ben özellikle Adana’da hizmet eden ve bu konuda sağlıkla ilgili iyi örnekler gösteren bütün ekip arkadaşlarıma, yöneticilerime, başta müdürüm olmak üzere sağlık hizmetine, hekimle, hemşiresine, herkese teşekkür ediyorum."
Memişoğlu, daha yolları olduğunu, daha iyi işler yapacaklarını belirterek, "Hep beraber daha çok çalışacağız ve Türkiye’de sağlığın lokomotif sektör olmasını sağlayacağız. Bu konuda hedefimiz Türkiye’nin sağlığının güçlü olması. Çünkü biz insanlara iyilik etmeye, onların sağlığına kavuşturmaya çalışan bir grubuz. Bugün dünyada maalesef kötülük edenlerle iyilik edenlerin bir mücadelesi var. Allah’a hamdolsun, şükürler olsun biz iyi taraftayız. Barış, dostluk ve üretim iyiliği medeniyeti için onun için hep beraber buna çalışıyoruz. Çocuklarımızın yapabilirliğini göstermesi açısından ve Türkiye’nin neler yapabileceğinin ispatı açısından gerçekten sadece festival değil esasında bizim ümit ışığımız. Onları da örnek aldık. İnşallah orada aynı zamanda bakanlık olarak da bulunmaktayız. Herkese emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Biz sağlıkta teknolojiyi ve üretimi hedeflemiş bir yönetim olarak inşallah başarılı olacağız" dedi.
Memişoğlu, ekim, kasım ve aralık aylarından itibaren özellikle şubat, mart aylarına kadar güçlü solunum yolu enfeksiyonlarının, bulaşıcı hastalıkların kapalı alanlar ve hava şartlarından dolayı arttığına dikkat çekerek şunları kaydetti:
"Şu anda böyle bir anormal bir artışımız yok. Doğal durumda seyrediyor her dönemde olduğu gibi. Biz Türkiye sağlık sisteminde anlık veri takiplerimizle ve her olayı, her hastalığı uygulamalarımızla kontrol ederek yönetiyoruz. Onun için şu anda anormal durum yok. Enfeksiyonla ilgili anormal bir artış yok. Normal mevsimlik seyir halinde."
Memişoğlu, aile sağlığı merkezleriyle ilgili konuya da değinerek, "Türkiye’de hem standartları yükseltmemiz, hem kurumsal yapılarını kuvvetlendirmemiz hem de bazı yer konusunda sıkıntılarımız olan bölgelerde de çeşitli çözüm arayışı içindeyiz. Aile sağlığı merkezlerini güçlendirmemiz aynı zamanda onlara yenilerini ilave etmek durumundayız. Çünkü temel sağlık, koruyucu sağlık, esasında hastalanmadan sağlığımızı yönetmek aynı zamanda yakın yerde insanları en yakın yerde sağlık hizmetini sunan alanlardır. Özellikle eczaneler ve aile sağlığı merkezlerimiz mahallede sokakta insanlarımızın sağlık kültürünü arttırmak aynı zamanda hastalanmadan sağlığını korumanın yöntemlerini öğretmekle mükellefler. Orada çalışan bütün aile hekimlerimizle, eczacılarımıza, aile sağlığı elemanlarımıza, bütün bu en uç noktadaki sağlık hizmetinden arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Türkiye birinci, ikinci, üçüncü basamağıyla bugün burada bulunduğumuz şehir hastanemizde gerçekten dünyaya model olmuş bir sağlık sistemine sahip. İnsanlarımızı da sağlık çalışanlarımızı hep beraber bu konuda desteklememiz ve onları motive etmemiz lazım. Biz sonuçta burada çalışan sağlık çalışanlarımızın hizmetkarıyız. Çünkü onların daha iyi hizmet vermeleri için ne yapabileceğimizi tartışıyoruz. Onlar da insanımıza daha iyi sağlık hizmeti sunarak sunmak onların derdine derman olmak için çalışıyor. Bu konuda hepsine minnetlerimi, şükranlarımı arz ediyorum. Toplumumuza da hastalanmadan, sağlıklarını korumalarını tavsiye ediyoruz. Ama hastalandıkları zaman biz sağlık sistemimiz, bütün arkadaşlar, altyapımızla onların emrindeyiz" diye konuştu.