İSTANBUL (İHA) – Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Türkiye’de enflasyonla mücadele politikası nedeniyle iç talepteki yavaşlama nedeniyle satışlarda yavaşlama olabilir. Bunlar geçici dalgalanmalardır. Çok uzun olmayan bir gelecekte yeniden atağa geçilecektir" dedi.
Merter Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (MESİAD) 30’uncu yılına özel olarak düzenlediği ‘MESİAD 30. Yıl Değer Katanlar Ödül Töreni’ önceki gece İstanbul’da bir otelde gerçekleşti. Merter’e ve tekstil sektörüne değer katan ve ülke ekonomisine katkıda bulunan kurum ve kişilerin ödüllendirildiği geceye; Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İstanbul Vali Yardımcısı Cengiz Karabulut, Güngören Kaymakamı Abdullah Küçük, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öksüz, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Mustafa Paşahan da katılım gösterdi.
Törende “en bilinir marka, en iyi çıkış yapan erkek firması, en iyi çıkış yapan kadın firması, en çok ihracat yapan marka, en iyi çıkış yapan genç ihracatçı, en iyi yatırımcı, en iyi lojistik şirketi ve en hızlı büyüyen kumaş üreticisi” kategorilerinde ödüller verildi.
"İç talepteki yavaşlama geçici bir dalgalanma"
Bakan Bolat törende yaptığı konuşmada Türkiye’de iç talepte daralma nedeniyle satışlarda yavaşlama olabileceğini söylerken bu durumun geçici bir dalgalanma olduğunu belirtti. Bolat, "Küresel çapta son 1 yıldır büyük daralma var. Dünyada yaşanan enflasyonla mücadele programları Türkiye’de de uygulanıyor. İç talepteki daralma nedeniyle yavaşlama olabilir, bu geçici bir dalgalanmadır. Çok yakında yeniden atağa geçilecektir. 90’lı yıllarda 2-3 senede bir krizler yaşandı. Morali sakın bozmayalım, satışlarımızı artırma, yeni pazarlar bulma arayışında olalım. Ticaret Bakanlığı olarak her zaman yanınızdayız. Ülkemizin ihracata dayalı kalkınması için mücadele veriyoruz" ifadelerini kullandı.
"Bakanlığımızın bütçesinin yüzde 60’ını ihracatçılarımıza hibe ediyoruz"
İhracatçılara verilen desteklerden de söz eden Bolat, "Hükümet olarak ihracatçılarımıza bakanlığımızın bütçesinin yüzde 60’ını hibe ediyoruz. İhracat yapanların kurumlar vergisi yüzde 5 daha az. Reeskont kredisinin günlük limitini 10 kat artırıp 3 milyara çıkardık, önümüzdeki hafta yeni haberlerimiz olacak. Reeskont kredilerinde öncelik istihdam yoğunluklu sektörler olacak. Yurtdışı fuarlara katılımda desteklerimiz devam ediyor" diye konuştu.
Tekstil, konfeksiyon sektörünün ihracatından da bahseden Bolat, "Tekstil ve konfeksiyon sektörü ihracatımızın 33 milyar dolar payıyla yüzde 13’ünü oluşturuyor. Otomotiv, kimya, enerji sektörüyle beraber ilk üçte yer alıyor. 875 milyar dolarlık dünya tekstil ve hazır giyim ticaretinde bizim daha alacağımız çok mesafe var. Biz bu sektörü, Almanya’nın, Fransa’nın, İtalya’nın elinden aldık. Onlar dünyanın tekstil ve moda merkezleriydi. Moda merkezi olarak devam ediyorlar. Ama üretim ve ihracat üssü olarak Türkiye 1980’den sonra büyük bir atak gerçekleştirdi. Ve tekstildeki başarımız diğer sektörlere de özgüven aşıladı. Çelikten otomotive, kimyadan makine üretimine varıncaya kadar birçok sektörde bugün 262 milyar dolarlık mal, 110 milyar dolarlık da ihracat geliri olan ülke konumuna ulaştık" ifadelerini kullandı.
"Yüzde 3,8 reel büyümenin 1,4 puanlık kısmı net ihracat katkısından geldi"
Türkiye’nin büyüme oranları hakkında da bilgi veren Bolat, "2023 yılını küresel çapta yaşanan olumsuzluklara ve durgunluğa rağmen ülkemiz, yüzde 5,1 oranında büyüme ile kapattı. 2023 yılında milli gelirimiz 1 trilyon 118 milyar dolardı. Bu yıl ilk 6 ayda büyüme oranımız yüzde 3,8 oldu. Milli gelirimiz de 1 trilyon 202 milyar dolara ulaştı. Kişi başı milli gelirimiz de geçen yıl 13 bin 243 dolar idi, bu yıl sonunda 14 bin doları aşarak 15 bin dolara yaklaşır göreceğiz, inşallah. Bu büyümenin lokomotifi net ihracat katkısı oldu. Yüzde 3,8 reel büyümenin 1,4 puanlık kısmı net ihracat katkısından geldi" dedi.
Dış ticaret açığında geçen seneye göre ciddi bir azalma olduğuna dikkat çeken Bolat, "Geçen yıl 88 milyar dolara yakın dış ticaret açığı vardı bu yıl bu rakamı 60 milyar dolarda tutmayı başardık. 28 milyar dolar bir tasarrufumuz var. Bu Türkiye’nin döviz rezervlerinin artması anlamına geliyor. Brüt döviz rezervlerimiz 98,5 milyar dolardan 157,5 milyar dolara yükseldi. Net döviz rezervlerimiz eksi 60,5 milyar dolardan artı 30 milyar dolara yükseldi, swap hariç. Bu durumda ihracatın ithalatı karşıma oranı geçen yıl yüzde 68’di bu yıl yüzde 76,3’e yükselmiş oldu" şeklinde konuştu.
Hep birlikte Türkiye’yi daha iyi yarınlara taşıyacağız diyerek sözlerine devam eden Bolat, "Türkiye Yüzyılını Ticaretin Yüzyılı yapacağız ve küresel ticaretteki payımızı hem mal hem hizmetler ihracatında artırmaya devam edeceğiz. Dikensiz gül bahçesinde çalışmıyoruz, şöyle etrafınıza bir bakın nasıl bir coğrafyada ve ateş çemberi içinde geminizi sağlam bir şekilde derin sularda yüzdürüp sağ salim limanlara ulaştırma gayreti içindeyiz" diye konuştu.