Uğur Mumcu Meydanı’nda yapılan açıklamada konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Sinop İl Başkanı Aykut Cem Yalçınkaya, burada olma sebeplerinin yaşanan olumsuzluğu dile getirmek ve tepki göstermek olduğunu söyledi. Yalçınkaya, “Ama size söz veriyoruz. Yapılacak ilk seçimlerden sonra bu meydanlarda demokrasinin, zaferin, mutluluğun, birlikteliğin kutlamasını hep beraber yine bu meydanda yapacağız.” dedi.

“İKTİDAR KONTROLÜNÜ KAYBETMİŞTİR”

İl Başkanı Yakup Üçüncüoğlu’na en anlamlı ziyaret İl Başkanı Yakup Üçüncüoğlu’na en anlamlı ziyaret

Açıklamalarına devam edecek Yalçınkaya, “Bildiğiniz gibi birkaç aydır iktidar baskısını tamamen artırmakta, kontrolünü kaybetmektedir. 31 Mart 2024 seçimlerinde aldığı hezimeti sindiremeyen AK Parti iktidarı önce halkın belediyelerine, ardından da toplumun her kesiminden, her kademesinden insana karşı baskı, korkutma aracı olarak yargıyı kullanmaya başlamıştır.

30 Ekim tarihinde Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer uydurma delillerle, sözde gizli tanık ifadeleriyle görevinden uzaklaştırılıp tutuklanmış, ardından hem Ovacık Belediye Başkanımız Mustafa Sarıgül, hem de DEM Partili birkaç belediye başkanı da görevinden uzaklaştırılmıştır.

Ama ne ilginçtir ki görevinden uzaklaştırılan belediye başkanlarından bir tanesi devletin her kademesiyle görüşmeler gerçekleştirmiştir. Ardından geçen zaman içerisinde gazeteciler nedeni belli olmayan bir şekilde, sözde gizli tanık ifadeleriyle tutuklanmıştır.

Ocak ayı itibarıyla Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat yine içeriği belli olmayan, hukuken suç sayılamayacak eylemlerin istinadı nedeniyle tutuklanmış ve görevinden uzaklaştırılmıştır. Ardından Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ 12 Eylül döneminden sonra ilk defa tutuklanan bir siyasi parti genel başkanı olmuştur.” diye konuştu.

“GÖZALTINA ALINMA GEREKÇELERİ GAZETECİ OLMAK”

Serhan Asker, Seda Selek ve Barış Pehlivan’ın gözaltına alınmasına tepki gösteren Yalçınkaya, “Gözaltına alınması gerekçesine bakıyorsunuz, gazetecilik yapmak. Sayın Barış Pehlivan telefon görüşmesinde konuştuğu şahsa kendisini tanıtıyor, açıkça söylüyor, gazeteci olduğunu söylüyor. Üzerine düşen, mesleğiyle alakalı tüm sorumluluklarını yerine getiriyor. Daha sonrasında önce kişiyi tespit edip sonra suç icat edilerek, bir suç uydurularak gözaltına alınıyor. Hem de Halk TV’nin binasının önünde, gazeteci arkadaşlarının yanında. Bu durumu kabul edebilmek, sindirebilmek mümkün değildir.” ifadelerini kullandı.

“GAZETECİLERİN HAKKINI HER ZAMAN SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Yalçınkaya, son olarak gazetecilerin haklarını savunmaya devam edeceklerini belirterek şunları kaydetti:

“Az önce sohbet ederken konuştuk. Zaman zaman birbirimizi de eleştiriyoruz ama hiçbir zaman birbirimize olan saygımızdan ödün vermiyoruz. Bugün, kanunsuz emirleri uygulayanlar, direnmeyenleri sesini çıkarmayanlar, eğer bu meydanda bu insanlar toplanıyorsa bilin ki sizin için de toplanıyor. Neden toplanıyor? Çünkü baskı kurulan yerlerde, ülkelerde bir gün sıra size de geliyor. Alman Papaz Martin Niemöller’in 2. Dünya Savaşı’nda meşhur bir sözü var: Önce Yahudiler için geldiler, sesimi çıkarmadım, Yahudi değildim. Sonra Komünistler için geldiler, sesimi çıkarmadım, komünist değildim. Sonra sendikacılar için geldiler, sesimi çıkarmadım. Ben sendikacı değil, din adamıydım. Sonra benim için geldiklerinde ses çıkaracak kimse kalmamıştı. Ses çıkaracak insanlar çoğalsın, artsın diye mücadelemiz sonuna kadar devam edecek. Karşımızdaki organize kötülüğü, örgütlenerek bir araya gelerek, çoğalarak yeneceğiz.”

Muhabir: Merve Yerli