Her zaman olduğu gibi yine erken kalktım. Balkona çıktım sokağın ilerisine gerisine şöyle bir bakındım. Alışık olduğumuz manzara aynıydı. Otomobiller sıra halinde diziliydi. Yalnız bir farkla; o da araçların üstü karla kaplanmış, beyaza bürünmüşlerdi.
Gece boyunca kesik kesik yağan kar, şiddetini artıran fırtına ve iyiden iyiye kendini hissettiren soğuk vardı. Binada asılı afişler duvara çarptıkça çıkardığı “pat pat” sesler fırtınanın uğultusuna karışıyordu.
Uzun bir aradan sonra yağışlı, fırtınalı ve soğuk geçen bir gecenin sabahında don olup olmadığını merak etmiştim çünkü.
Sonra içeride salona geçtim; cep telefonumu elime aldım. Haber sitelerine baktığımda Kahramanmaraş'ta sabah saat 04.17’de meydana gelen ve Hatay, Gaziantep, Osmaniye, Malatya, Adıyaman, Adana, Diyarbakır, Kilis ve Şanlıurfa'da büyük yıkıma neden olan deprem manşetlerini gördüm, bir anda ben de yıkıldım âdeta.
Haftanın ilk günü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde 7,4 ve Gaziantep'in Nurdağı ilçesinde de 6,4 büyüklüğünde iki deprem meydana gelmiş, deprem Hatay, Gaziantep, Osmaniye, Malatya, Adıyaman, Adana, Diyarbakır, Kilis ve Şanlıurfa'da hasara neden olmuş, ilk alınan bilgilere göre onlarca vatandaş yıkılan apartmanların altında kalmıştı.
Bana Gölcük depremini hatırlattı. Can kaybından endişe ettim, korktum.
İlerleyen saatlerde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, depremle ilgili "An itibarıyla 284 vefatımız, 2 bin 323 yaralımız ve 1.710 binamız var yıkılan" açıklamasını yaptı.
Sosyal medya hesaplarında paylaşılan görüntülerde, Şanlıurfa'da 5 katlı bir apartmanın çöktüğü, yerle bir olduğu ve bir elektrik direğinin de devrildiği görülüyor. İnsanlar yoğun toz ve duman bulutu içinde olay mahallinden sağa sola kaçıyorlar. Çökme anında binanın içinde kimsenin olup olmadığı henüz netlik kazanmadı. Umarım o sırada binada kimse yokmuştur.
Artçı depremler biz bu yazıyı yazıyorken hâlâ devam ediyordu.
Maalesef deprem sonucu vefat eden ve yaralanan vatandaşlarımızın sayıları artacağa benziyor.
Bölgede tanıdığım arkadaşlarımı aradım, durumları hakkında bilgi almaya çalıştım. Ulaşamadıklarım oldu tabi. İnşallah iyilerdir.
Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Hak’tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum.
Depremleri önleyemiyoruz ama tedbir almak, uyarılara titizlikle uymak elimizde. Yetkililerin duyurduğu güvenlik tedbirlerine mutlak uyma zorunluluğumuz var. Deprem bölgesinde;
- Araçlarla trafiğe çıkmayın ve anayolları boş tutun.
- Hasarlı binalara girmeyin.
- AFAD uygulaması veya e-Devlet üzerinden öğrenerek toplanma alanına gidin.
- Hasarlı binalardan ve enerji nakil hatlarından uzak durun.
- Deprem bölgesinde çakmak ve kibrit kullanmamaya özen gösterin.
Bir diğer husus da, afet ve acil durumlarda iletişimin kesintisiz sürdürülebilmesi hayati önemdedir. İletişimin kesilmemesine yönelik önlemler ise şöyle:
- Haberleşmelerinizi kısa mesaj servisi (SMS) ve internet tabanlı mesajlaşma yazılımları üzerinden yapınız.
- Hayati durumlar dışında telefon görüşmesi yapmaktan kaçının ve telefon görüşmelerinizi olabildiğinizce kısa tutun.
- WİFİ şifrelerinizi kaldırarak sahada iletişimi güçlendirin.
- Sadece resmi açıklamalara itibar ediniz.
Açık alandaysanız ve sağlık durumunuz iyi ise; çevrenizdeki hasara dikkat ederek bunları not edin:
- Önce yakın çevrenizde acil yardıma gerek duyanlara yardım edin.
- Yardım çalışmalarına katılın. Özel ilgiye ihtiyacı olan afetzedelere-yaşlılar, bebekler, hamileler, engelliler- yardımcı olun.