İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener'in 26 Ağustos'ta Afyonkarahisar'da vatandaşlara hitap edeceğini ve burada önemli açıklamalarda bulunacağını duymayan kalmadı.
Biliyorsunuz; 26 Ağustos, Büyük Taarruz'un başlangıcı ve 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı bizlere yaşatan önemli bir gününün arifesi.
Bu yüzden Akşener’in o gün yapacağı açıklamanın Türk siyasetinde önemli bir günün başlangıcı olacağı ileri sürülüyor.
İYİ Partililer muhtemel konuşmanın içeriğiyle alakalı net bilgiler vermeseler de üzerinde çok duruyorlar ve gizemini arttırıyorlar. El birliği içinde merak uyandırıyorlar, ilaveten çıtayı oldukça yukarıya doğru yükseltiyorlar. Olup biteni dışardan izlemeye çalışanların da merakı giderek artıyor tabi.
Akşener, 26 Ağustos’ta Millet İttifakı’nın kapısını yerel seçimlerde tamamen kapatarak “tek başına iş başına” der mi?
Ya da Cumhuriyet Halk Partisi’yle (CHP) olan işbirliğini sonlandırıp ipleri tümden koparır mı?
Sanmıyorum…
Siyaset, partiler arasında diyalog köprülerini “yıkma” değil, köprüler “kurma” işidir aynı zamanda.
İYİ Parti’nin Teşkilat Başkanı Sayın Buğra Kavuncu, kısa bir süre önce yaptığı konuşmada, “Parti teşkilatımız olarak, tek başımıza girecekmiş gibi çok güçlü ve ciddi bir şekilde hazırlığımızı yapıyoruz” ifadelerini kullanmıştı.
14-28 Mayıs seçimleri sonrası 24 Haziran'da düzenlenen kurultayda Akşener, CHP ile yapılan ittifaktan duyduğu pişmanlığı dile getirmiş ve konuşmasını şöyle sürdürmüştü: "CHP'den 15 milletvekili istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır. O gün bugün 15 milletvekilinin bedelini ödeyemedik. Ömer Seyfettin'in diyetine döndü bu iş. Cesaret edemedik, savaşmadık. Bu bize kuyruk siyasetine mal oldu."
İYİ Partililerin bu sözlerini kökten Millet İttifakı’na karşı çıkma olarak görülmemeli; ittifakta pazarlık paylarının arttırılmasına ve oylarının yüksek olduğu şehirlerden kendilerinin önerdiği isimlerin aday gösterilmesine yönelik bir teşebbüs, hatta ısrar olarak görülmelidir.
Daha dün milletvekili genel seçimlerinde İYİ Parti kendi logosu ve adaylarıyla seçime katılmadı mı?
Katıldı…
Öyleyse büyütülecek sorun yok.
Sitem, bir türlü yakalarını kurtaramadıkları “diyet” e, ittifak içinde önerilerinin “kâle” alınmamasına.
Bizim edindiğimiz izlenim; Cumhur İttifakı içerisinde 2019 Mahalli İdareler Seçimi’ndekine benzer AK Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) arasında olduğu gibi bir yolun CHP ile İYİ Parti arasında da izlenmesi… Benzer bir ittifakın icra edilmesi.
Böylece 14 Mayıs seçimlerinde umduğunu bulamayan İYİ Parti’yi yerel seçimlerde iyi bir yere konumlandırmak.
Yerel seçimler yaklaştıkça adayların isimleri tek tek zikredilmeye başlandı.
Aday adaylarının bazıları Ankara’daki genel merkezlerde kulis yürütmek için yola çıkmış, kimi de sosyal medya platformlarındaki kişisel sayfaları üzerinden paylaşımlara hız vermiş.
Şehirlerde isimleri öne çıkan her bir aday adayı partilerin yetkilileri tarafından takip ediliyor. Bir de parti temsilcileri muhtemel bir aday üzerinde durmasa da sokaktaki vatandaş belediye başkanı adaylığına meyilli isimleri bir partiye mutlaka yakıştırıyor, bunu bilesiniz.
İlçe Başkanı Sayın Mithat Mor’un İYİ Parti’nin Boyabat belediye başkan adayı olacağı söyleniyor. Bu söylenti resmiyet kazanır mı şimdilik bilemiyoruz. Henüz kendisiyle konu üzerinde bir konuşma olmadı, kendisinin de bir açıklaması yok. Bu yarın olmayacak anlamana gelmiyor.
İYİ Parti Boyabat’a iyi gelir mi? Neden gelmesin…
Süleyman Demirel Üniversitesi İktisat Bölümü mezunu olan İYİ Parti Boyabat İlçe Başkanı Mor, genç bir iş insanı… İşinde oldukça başarılı… Hesabını kitabını iyi bilen biri. Kamu zararına neden olacak işlere kapı aralamaz. Vatandaşın gündemine odaklanır, önceliğine önem verir. Konuşulanları, istek ve önerileri dikkatle dinler. Yapacağı işi beklentilere göre şekillendirir.
İzin dolayısıyla Boyabat’ta bulunduğumuz zaman diliminde gerçekleştirdiğimiz ziyaretlerde halk tarafından çok sevildiğini ve insanlarla olan samimi, içten diyalogunun hep takdir gördüğünü işittik.
Aday olması halinde belediye başkanı adayları arasında en güçlü isim olacağına inandığımız Mor’a, vereceği kararın hayırlı olmasını diliyoruz.