ARFF ekipleri bu yıl Türkiye genelinde 481 acil duruma müdahale etti. ARFF ekipleri bu yıl Türkiye genelinde 481 acil duruma müdahale etti.

TRABZON (AA) - DUYGU AVUNDUK - Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Ersoy, fay hattı olmayan bir yerde bile depremle karşılaşılmasının, Türkiye'nin deprem gerçeğinin ne olduğunu anlamak açısından çok önemli olduğunu söyledi.

KTÜ Heyelan Uygulama Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi de olan Ersoy, AA muhabirine, Rize'nin Hemşin ilçesinde meydana gelen 4,7 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklama yaptı.

Ersoy, "Rize'de yaşadığımız deprem, özellikle o bölgede bir fay hattı olmaması açısından bizim için çok önemli. Fay hattı olmayan bir yerde bile depremle karşılaşmamız, aslında Türkiye'nin deprem gerçeğinin ne olduğunu anlamamız açısından çok önemli." dedi.

Hakkari'den Mardin'e, Çanakkale'den Trabzon'a kadar her bölgenin deprem riskiyle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Ersoy, şu değerlendirmede bulundu:

"Özellikle Karadeniz'de, Karadeniz kıyısı boyunca biz merkez olarak ya da jeoloji mühendisliği bölümü olarak yıllardan beri sürekli söylediğimiz bir Karadeniz fayı var. Önceki yıllarda Batum'dan tutun da Giresun'a kadar özellikle denizde yaklaşık 4 büyüklüğünde, 3, 5 büyüklüğünde birçok deprem üretti. Meydana gelen 4,7'lik deprem de Karadeniz'de bu gerçeği artık göz ardı etmememiz gerektiğini bize canlı olarak gösterdi."

Ersoy, Karadeniz'de özellikle daha önceki yıllarda ortaya çıkarılmış Karadeniz fayının var olduğunu yineleyerek, şunları kaydetti:

"Bu fayın sürekli aktif olduğunu, deprem ürettiğini biliyoruz. 6-7 büyüklüğünde bir deprem üretmemiş ama Bartın depreminin oluşma sebebi 1960'larda bu fay. Dolayısıyla 6'dan daha büyüklükte bir deprem ürettiğini biliyoruz, 30 kişiye yakın kişinin de hayatını kaybettiği bir depremdi bu. Dolayısıyla bu büyüklükte bir deprem üretme potansiyeli var ama bizi korkutan şu; Karadeniz kıyı illeri önceki yıllarda yerleşimin yüzde 10'unu sahildeki ilk 10 metrede tutuyordu, şimdi yerleşimin yüzde 80'i belki de tamamen sahilde 0-10 metre kot arasında. Dolayısıyla olası bir kötü senaryoyu düşünmek zorundayız."

Kaynak: aa