Tarihte çok önemli medeniyetlere ve olaylara ev sahipliği yapmış olan güzel ilimiz Sinop’un her bir köşesinden ilginç ve gizem dolu bir tarih fışkırmaktadır. Karadeniz’in en eski yerleşim yeri olan Sinop komşu illere göre çok fazla arkeolojik buluntu ve kalıntıya ev sahipliği yapmaktadır.
İç Sinop’ta yaşamış ve kalıntılarını bırakmış olan en önemli medeniyet Paflagonya Krallığıdır. Hala aydınlatılmayı bekleyen ve tarihin kör noktalarından birisi sayılan Paflagonya Krallığına ait elde onlardan yazılı belge olmadığından yada hala bulunamadığından dolayı bu konularda maalesef yeterli bilgi sahibi değiliz. İşin aslı arkeolojik ve akademik çalışmalarında bu bölgede neredeyse hiç olmadığını söylersek bu konu biraz daha iyi anlaşılabilir. Maalesef 1900’lü yıllarda bölgeyi gezen ve araştıran bir takım yabancı menşeli arkeologların ilgilerinden sonra bölge neredeyse tamamen unutulmuş bir duruma düşmüştür. Kaya mezarları konusunda akademik düzeyde bildiğimiz Burdur Mehmet Akif ERSOY Üniversitesinde Kastamonulu bir öğretim üyesi olan Yrd.Doç.Dr.Feyzullah Eray DÖKÜ’nün doktorasında kaya mezarlarını çalıştığıdır..
İç Sinop Gökırmak boyunca kurulu olan Boyabat ve Durağan ilçeleri ile Arım Çayı vadisi civarında konuşlanmış Saraydüzü ilçesinden oluşur. Gökırmak nehri antik çağda Amnias nehri olarak isimlendirilmiştir. Ve bu nehir kıyılarında bulunmakta olan dar ,uzun ve verimli ova boyunda bir medeniyet uzun yıllar hüküm sürmüştür. Bu medeniyetten bizlere kalan en önemli kalıntılar ise iç Sinop’un tüm ilçelerinde çeşitli büyüklük ve şekillerdeki kaya mezarlarıdır.
Kaya mezarları günümüzde gizemlerini hala korumakta olup meraklı insanların ilgisini çekmektedir. Durağan’da 2,Boyabat’ta 1 ve Saraydüzü’nde 1 adet olmak üzere 4 adet büyük Paflagonya dönemi kaya mezarı ilimizin iç kesimlerinde bulunmaktadır. Boyabat’a bağlı olan Salar Köyünde bulunan Kaya mezarı, Durağan’a bağlı bir köy olan Beybükü Köyü Karadigin Mahallesinde yer alan Ambarkaya Kaya Mezarı, yine Durağan’a bağlı bir köy olan Kemerbahçe Köyünde yer alan Terelek Kaya mezarı ve Saraydüzü ilçesine bağlı Arım köyünde yer alan Arım Kaya Mezarları vardır. Bu mezarlar gün yüzünde olup çevrelerindeki arkeolojik yerleşmeler ile ilgili kapsamlı bir çalışma bugüne kadar yapılmamıştır. Hatta bu bölgelerin en önemlilerinden birisi olan Terelek Kaya Mezarı daha yakın geçmişte sit alanı ilan edilmiştir.
Kaya mezarlarının ortak özelliklerini genel olarak incelediğimiz zaman su kaynağı ve nehir yakınlarında kurulmuş olduklarını görüyoruz. Kaya mezarı yapımı için yüksekçe ve büyük bir kayanın seçildiği ve bu ana kayanın oyularak şekil verildiğini görüyoruz. Günümüze ulaşan kaya mezarlarında dikkatimizi çeken diğer bir husus ise nispeten yumuşak kayaya işlenmiş olanların işlemesi kolay olduğundan daha bol motifli ve güzel olduğunu fakat daha çok aşındığını ve yıpratıldığını görüyoruz. Bu aşınmaların sebebi ise zaman,su ve rüzgardan ziyade definecilerin kabartma heykellerin içerisinde altın olduklarına inanmaları bu tahribata neden olmuştur. Boyabat Salar Köyü Kaya Mezarı kuşkusuz en gösterişli ve en muhteşem kaya mezarıdır. Üzerindeki kabartmaların çeşidi ve sayısı çok fazladır. Ama bu muhteşemliğin yanında en çok tahribata uğramış olan da bu kaya mezarıdır.
Yaklaşık 2.500 yıl civarında tarihlenen kaya mezarları ilginç mimarisi ve yıllara meydan okuyan dayanıklılığı ile ilgileri üzerine çekmektedir.
Kaya mezarlarının tarihi, fotoğrafları ve çevresinde bulunan diğer arkeolojik kalıntıları meraklısına gizemli bir dünyanın kapılarını aralamaktadır. Bölgemizde hüküm sürmüş olan Paflagonya krallığının bilinmeyen gizemli tarihinin ışıltılı anahtarları olan kaya mezarlarında çıkılacak bir zaman yolculuğunda imkanlar ölçüsünde kaya mezarlarını ve çevrelerini tanıyabilirsiniz.
Yöremizde ki kaya mezarlarını ziyaret edin, araştırın. Bu kararınızla ilginç ve çok kimsenin bilmediği gizemli bir dünyaya doğru maceralı bir serüven yaşayacak, Nemea aslanından Ana tanrıça Kibeleye kadar çok farklı tarihi motiflere uzanacaksınız. Sinop’un kaya mezarları ilginizi ve ziyaretlerinizi bekliyor.