Sinop’un manevi merkezlerinden biri olan ve Hz. Muhammed’in torunlarından olduğu rivayet edilen Seyit İbrahim Bilal’in metfun bulunduğu Seyit Bilal Türbesi ve Seyit Bilal Camisi, 18 ay süreceği öngörülen, 17 milyon Türk lirası bütçeli restorasyon sürecine girdi.
Sinop Valisi Dr. Mustafa Özarslan ve beraberindekiler, Seyit Bilal Türbesi ve türbenin bulunduğu Seyit Bilal Camisi’ni ziyaret ederek devam eden restorasyon çalışmalarını inceledi. Vali Özarslan’a, yaptığı incelemeler sırasında Samsun Vakıflar Bölge Müdürü Hüseyin Uysal, Sinop İl Müftüsü Paşa Bektaş, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Ali Gündoğdu, Ada Mahallesi Muhtarı Gizay Konukçu, yüklenici firma yetkilileri ve ilgililer eşlik etti. Samsun Vakıflar Bölge Müdürü Hüseyin Uysal, devam eden çalışmalar hakkında Vali Özarslan’a bilgi aktardı.
İncelemelerin ardından bir basın açıklaması yapan Vali Mustafa Özarslan, 18 ay sürecek restorasyon çalışmalarının ardından, yüzlerce yıldır Sinop’un manevi merkezlerinden biri olan türbenin, Sinop’un inanç turizmine yeniden kazandırılacağını söyledi.
1866 tarihinde Cezayirli Ali Paşa ve 1896 tarihinde Sultan Abdülhamit Han tarafından restore edilen caminin Sinop’un manevi yönden en itibarlı mekânlarından biri olduğunu vurgulayan Vali Özarslan, yaptığı basın açıklamasında şunları ifade etti;
“Sinop’umuz Karadeniz’imizin tarihi, kültürel, doğal güzelliklerinin olduğu, en önemli illerden bir tanesi. Doğa ve kültür şehri olmasının yanı sıra aynı zamanda tarihi bir şehir ve bu tarih içerisinde de dini mekanlarının bulunduğu bir şehrimiz.
Şu anda bulunduğumuz mekân Seyit Bilal Hazretleri türbesinin ve camisinin bulunduğu bir mekân. Aslında bu mekân bizim Selçuklular döneminde 1214 yılında fethin gerçekleşmesiyle Selçuklu büyüklerin şehre imar ve iskân yönünden katkıları çerçevesinde Alaaddin Camii’nin, Pervane Medresesi’nin ve kalemizin restorasyonuyla birlikte çok çeşitli tarihi eserler ilimize kazandırılmış.
Bu çerçevede bizim şu anda bulunduğumuz camimiz Peygamber Efendimizin torunlarından, Seyit Bilal Hazretleri’nin meftun bulunduğu bir de. Aslında bu mekân İstanbul’un Fatih semtindeki Eyüp Sultan Hazretleri’nin kabrinin ve camisinin bulunduğu mekanların bir benzeri. Halkımız ve ziyaretçilerimiz tarafından çok itibarlı bir merkez. Özellikle yazları ilimize gelen ziyaretçilerimizin birçoğu burayı ziyaret ederek dualar etmekteler.
Manevi açıdan da kendileri güçlenerek buradan ayrılmaktalar. Bu mekânımız tabii ki uzun yıllar çerçevesinde, zaman içerisinde bazı ihtiyaçları ortaya çıktı. Bunlardan en önemlisi de minaremiz. Camimizin minaresinde doğu batı ekseninde bir kayma, eğilme söz konusuydu
Yine camimizin çatısı ahşap yapılı, tarihi bir cami olduğu için. Orada da bir yıpranma vardı.
Yine camimizin yakınında bulunan Candaroğlu Beyliği’nden kalan ve Candaroğlu Beylerimizin eşlerinin ve kızlarının metfun bulunduğu Hatuniye Türbe’miz var. Orada da bir bakım ihtiyacımız vardı. Bunun etrafında da bir bahçe tanzimine ihtiyaç vardı.
Vakıflar Genel Müdürlüğümüz bu konuda bir hassasiyet göstererek bu yıl 17 Milyon Türk lirası bütçe ayırarak burayı bir restorasyon sürecine aldılar. Özellikle Sayın Kültür ve Turizm Bakanımıza ve Genel Müdürümüze bu konuda çok teşekkür ediyorum.
Halkımızın ve ziyaretçilerimizin beklediği bir hizmetti. Bu hizmetin en önemli kısmı bu dini ve manevi merkezimizin ortaya çıkması, bu ata yadigarı eserlerin nesilden nesle aktarılması, korunması, yaşatılması ve farkındalık yaratılması.
Biraz önce söylediğim gibi Sinop’umuz deniziyle, plajlarıyla, ormanı ve doğasıyla bir cennet ama sadece bundan oluşmuyor. Ecdat buralara imar, inşa ve ihya yönünden gerçekten çok güzel eserler bırakmış. Bize düşen görev de bu eserleri korumak, muhafaza etmek ve gelecek nesillere aktarmak.
Şu anda Vakıflar Genel Müdürlüğümüz ve Samsun Vakıflar Bölge Müdürlüğümüz bu görevi yerine getiriyor. Kendilerine tekrar çok teşekkür ediyorum.
Bu restorasyon süreci 18 ay sürecek. Bu 18 süre içerisinde tabii ki ziyaretçilerimize kapalı olacak. Daha kısa sürede bitirilmesi için yüklenici firmamız azami gayreti gösterecek. İnanıyorum ki buraya gelenler eskisinden daha mutlu bir şekilde dönecekler. Bu manevi merkezi nesilden nesile güçlendirerek aktaracağız.
İlimiz inanç turizminde bir değerini tekrar kazanacak. Ticari yönden de tabii ki halkımıza ve esnafımıza büyük katkısı olacağı düşüncesindeyiz. Tekrar hayırlı olmasını diliyorum.”