Atalarmız ; “Ağaç yaşken eğilir”, demişler. Gerçekten de çocukların kişilikleri doğuştan hatta anne karnından itibaren şekillenmeye başlıyor.0-6 yaş bu dönemin en hızlı olduğu bir süreç.Belli bir yaştan sonra insanı değiştirmek artık çok güç oluyor.Zira, bir insan yedisinde ne ise, yetmişinde de aynı kişilik özelliklerini gösteriyor.
Temizlik denince; iç ve dış temizlik başka bir deyişle maddi ve manevi temizlik akla geliyor.
Çocukluktan itibaren verilen ve hayat boyu devam eden bir alışkanlıktır temizlik.Çocuklar, temizlik alışkanlıklarını kazanırlarken, çevresindeki insanların da etkisinde kalırlar. Eğer örnek aldığı kişiler düzen ve temizliğe gereken önemi veriyorlarsa, çocukta da bu alışkanlıklar olumlu yönde gelişim gösterir.
Temizlik, ve kurallara uyma alışkanlığının ilk öğrenildiği yer, ailedir.Ailedeki bireylerin temizliğe verdikleri önem ölçüsünde çocukta temizlik alışkanlığı gelişir. Ailede temizlik fazla önemsenmiyorsa, çocuk da temizliğe gereken önemi vermeyecektir.Temizlik alışkanlığının verildiği bir başka kurum ise okullardır. Eğer okulda öğretmenler, temizliğin gerekliliğini çocuğa kavratırlarsa, bu alışkanlık gelişir. Bunun yanında okulda kazandırılan bu alışkanlık evde de desteklenmeli, belli aralıklarla çocuğa banyo yaptırılmalı, kendi yemeğini yiyecek bir duruma geldiği zaman, yemekten önce ve sonra ellerini yıkaması sağlanmalı, giysileri gerekli durumlarda değiştirilmeli ve temizlikle ilgili diğer temel alışkanlıkları kazanması sağlanmalıdır.
Temizlik alışkanlığı gelişen bir çocuk düzenli olur. Çıkardığı çorabı evin herhangi bir köşesine atan, yemek yedikten sonra masayı olduğu gibi bırakan, banyodan sonra banyoyu dağınık halde terk eden, yatağını toplamayan bir çocuğun temiz ve düzenli olması düşünülemez.Düzen kavramı da temizlik gibi çocukluktan itibaren kazandırılmalı, çocuk, kullandığı eşyaları olması gereken yerlere bırakmalıdır. Birçok anne vardır ki, bütün zamanını çocuklarının döküntülerini toplamakla geçirir.
Çocuğa verilmesi gereken öncelikli temizlik alışkanlığı, kişisel bakımla ilgili olmalı; yani el-yüz, baş, vücut ve giysi temizliği. sabah uyanır uyanmaz elini-yüzünü yıkama alışkanlığı, yemeklerden önce ve sonra ellerini yıkaması, tuvalet temizliği, tuvaletten sonra ellerini bol su ve sabunla yıkaması, belli aralıklarla banyo yapması, kirlenen giysilerini değiştirmesi çocuktan beklenen bir davranıştır.Diş temizliği de oldukça önemlidir.Çocuklara tuvalet alışkanlığının kazandırılması anne ve babaların çocuk yetiştirirken dikkat etmeleri gereken en önemli noktalardan birisidir.Temizlik alışkanlığı, bireyin hem beden sağlığı hem de sosyal hayata uyumu için gereklidir.
Çevre kirliliği ise daha çok insanların düşüncesizce hareket etmeleri sonucu ortaya çıkar.Doğada yalnızca biz insanların yaşamadığını düşünerek çevremizi elimizden geldiğince temiz tutmalıyız.Böylece geleceğe iyi birer yaşam alanı bırakmış oluruz. Çevre temizliği günümüzde çok önem kazanmış bir sorundur. Evlere ayakkabı ile girmek çevre temizliğini ilgilendiren bir husustur. Dışarıda her çeşit pislik ve mikropları çiğneyerek eve gelen bir kimsenin ayakkabıları ile eve girmesi, getirdiği toz ve mikropların, evdeki sıcaklık ile havalanıp oradakilerin nefesine ve yemeklerine bulaştığını söylemeye bilmem gerek var mı? Evden atılan çöpler de çevre temizliğini ilgilendirir.Belediyeler bu tür hizmetleri yapmakla yükümlü bir kamu kuruluşu olmakla birlikte vatandaş olarak bize düşen, onlara temizlik konusunda yardımcı olmaktır.Bir kimse "falanca yapmıyor ben niye yapayım" deme hakkına sahip değildir.Herkes yapmasa da insan yine kendisine düşeni yapmak zorundadır.
Topluma ve halka hizmet eden kamu kuruluşlarının temizliği de önemlidir.Yolların, taşıtların ve devlet binalarının temizliği gibi. Teknik imkanlar bu kadar ileri bir seviyede olmasına rağmen şehir içi ve şehirlerarası otobüs ve trenlerin, otellerin temizliği istenilen düzeyde olmadığını seyahat edenler açıkça gördükleri için bu konu üzerinde fazla durmak istemiyorum.Ancak, bu durum turizm açısından da büyük önem taşımaktadır.
İslam dini maddi temizliğin yanında kişinin manevi temizliğine yani iç temizliğine (kalp temizliğine) büyük önem vermektedir.Bu temizlik; kişinin insan olmasını engelleyen kalbindeki hırs, haset kibir vb. kötü duygulardan kendini arındırmasıyla sağlanır.Kısacası bu temizlik insanın nefsini terbiye etmesiyle gerçekleşir.Bu temizlik olmadığı zaman ibadetlerin, duaların ve yakarışların da fazla bir önemi yoktur.
Uzun lafın kısası, her şeyin başı temizlikten geçiyor;Dinin, imanın, uygarlığın… Bol oksijenli temiz bir çevrede sağlıklı ve mutlu bir şekilde yaşamamız dileğiyle sözlerime temizlik konusunda söylenmiş atasözleri ve veciz sözlerle son vermek istiyorum;
- Evini temiz tut misafir gelebilir kendini temiz tut azrail gelebilir
- Temiz bir vicdan kadar yumuşak yastık yoktur
- Temizlik ruhun gıdasıdır
- Temiz bir çevre istiyorsan, önce kendi kapının önünü süpür.
- Temizlik imandandır.
- Aslan yattığı yerden belli olur.
- İnsanı elbisesine göre karşılarlar, bilgisine göre ağırlarlar.
- Temiz elleri olan insanların da kirli düşünceleri vardır.
- Çevreyi koru, ozonu delme
- Suya sabuna dokun, mikroplardan kurtul.
- çevre dostumuz, kirleten düşmanımızdır.