Yaz sıcakları kavuruyor her bir yanı. Biri biterken diğeri başlıyor.
Ağustos ayına adım attığımız şu günlerde önümüzdeki yılın Mart ayında yapılacak yerel seçimlerin havası şimdiden ısınmaya yüz tuttu.
Kurban Bayramı hemen öncesinde yayımlanan bir yazımızda muhtemelen 31 Mart 2024’te yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri’yle alakalı konuşmaların, haber, yorum ve siyasi tartışmaların Eylül ayıyla birlikte Türkiye’nin gündemini meşgul etmeye başlayacağını düşünmüştüm. Yanılmış olduğumu da aynı yazıda belirtmiştim biliyorsunuz.
Cumhurbaşkanımız ve AK Parti Genel Başkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan 28 Mayıs Cumhurbaşkanı ikinci tur seçimi sonuçlarının açıklandığı akşam Kısıklı’daki konuşmasında 2024 yılında gerçekleşecek yerel seçimlerine de değinmiş ve şöyle bir çağrıda bulunmuştu: "Şimdi önümüzde 2024 var. 2024'te Üsküdar'ı da, İstanbul'u da yerel seçimlerde kazanmaya hazır mıyız? Öyleyse durmak yok, çok çalışacağız."
Tabi bu sesleniş sadece İstanbul için değildi.
O günlerde Sn. Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'ndeki Seçim Koordinasyon Merkezi'ni de ziyaret etmiş, burada yaptığı konuşmada da, "Yerel yönetim seçimlerine şimdiden hazırlığa başlayacağız. Onun için de bu seçimlerde eksiklerimizi hemen çıkartıp bu eksikleri gidermek suretiyle de adımlarımızı atacağız" demişti.
Eksikler çıkarıldı mı, çıkarıldı ise gidermek için neler yapıldı şimdilik bilmiyoruz.
İşte o günden bugüne yerel seçim AK Parti’nin gündeminden hiç düşmedi. Parti Genel Merkezi’nde ve bazı büyükşehirlerde toplantılar tertip edildi. Yol haritası çizilmeye çalışıldı.
Bir de oy kaybedilen il ve ilçeler için özel bir çalışma yapılacağı söylenmişti. Sonuçların neden böyle çıktığıyla alakalı araştırmalar gerçekleştirilecek, sebepler neyse onlara acil olarak neşter vurulacaktı. Bunlardan da haberdar değiliz.
Milletvekili Genel Seçimleri’nde bazı şehirlerde AK Parti’den Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Yeniden Refah Partisi’ne (YRF) oy geçişlerinin yaşandığı biliniyor. Yerel seçimlerde muhtemeldir ki ittifak olmayacağına göre AK Parti kaçan oyları geri getirebilecek mi?
Parti temsilcileriyle birlikte bazı vatandaşlar önceki seçimde kaybedilen İstanbul, Ankara, Antalya gibi büyükşehirlerin yeniden AK Parti’ye geçebileceği öngörüsünde bulunuyorlar. Cumhuriyet Halk Partisi’nin elinde bulunan bu illeri kaybetme olasılığı nedeninin ne olduğu sorulduğunda iki sözcükle cevap veriliyor: “Başarısızlık” ve “yetersizlik.”
Bu iki sözcük de tartışmalı bence. CHP’li belediye yöneticileri neyi başaramadılar, hangi konuda yetersiz kaldılar belli değil. Somut verilere dayalı izahat pek yapılamıyor. Herkes gönlünden geçeni söylüyor gibi geliyor. Kuru kuruya “Kaybedecek!”, ”Alacak işte!” demenin bir anlamı yok.
AK Parti, Mart 2019’da kaybettiği belediyeleri yeniden kendi safına katacağını çantada keklik olarak görürse yanılır bence.
Hangi parti olursa olsun seçimi kazanmak istiyorsa; sokaktaki vatandaşın gündemine dikkat kesilmesi, hem de pürdikkat kesilmesi, şikâyetlerini, isteklerini sahiplenmesi ve kangren olmuş organlara neşteri ivedilikte vurmada ihmalkâr davranmaması gerekiyor.
Buradan hareketle sahi önümüzdeki yerel seçimlerde AK Partili Boyabat, Durağan, Saraydüzü, Gerze, Dikmen, Erfelek ve Türkeli belediyelerinden hangileri ne kadar yerini koruyabilecek?
CHP her ne kadar kurultaya odaklansa da yerel seçimi ikinci plana atmaları mümkün değil. Önemli büyükşehirler onların elinde çünkü. Kaybetmek istemeyecekleri kesin.
Öte yandan MHP, İYİ Parti, Saadet ve YRP de yavaş yavaş yerel seçim havasına girmeye başladı.
Hadi hayırlısı…