Atalarımızın çok güzel bir sözü var: "Yiğidi öldür, hakkını yeme" diye...!
Hastanelerimizin eski durumunu hatırlandıkça, insana verilen değerin, ne kadar değersiz kaldığı bugün daha iyi anlaşılıyor...
Hastaneler pislik içinde, sıra almak için sabah ezanında isim yazdırma kuyruğu...
Hekim odası önünde muayene kuyruğu...
Hastanenin eczanesinde ilaç alma kuyruğu.. 
Çoğu zaman da ilaç bulamazsınız!
Velhasıl tartışmalar ve kavgalar eksik olmazdı...
Bir de hastanelere gittiğinizde, sigortanız ve paranız da yoksa, rehin kalıyordunuz..!
O günler çoktan geçmişte kaldı...
İster beğenin, ister beğenmeyin iktidar partisinin genel başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkede kangren haline gelen hastanelere çeki düzen verdi.. 
Hasta insanlığın, doktor hekimliğin ne olduğunu anladı.. 
Muayene odaları derme çatma değil, günümüzün modern çağına uygun hastane ve odaları yapıldı.. 
Bu arada öyle hastanelerimiz var ki beş yıldızlı otelleri aratmıyor. 
Hizmet on numara...
Hastaneler modernleştirildikçe, hastalar da refakatçi olan yakınları da kuyruk derdinden ve sıra tartışmalarından kurtuldu...
Teknoloji çağının modern hastaneleri herkesi rahata erdirdi..
Bir de, büyükşehirlerle diğer şehirlerdeki hastaneler arasında takım, takavat ve hekim açığı makası da kapanmak üzere...
Artık yereldeki vatandaş İstanbul ve Ankara'daki hastanelere gitmesine gerek kalmadı.. 
Küçük şehirlerde de, artık alanında uzman doktorlar görev yapıyor..
İşte size bir örnek...
Sinop Boyabat 75'inci Yıl Devlet Hasanesi...
Başhekim Dr. Kübra Yımaz yönetiminde, özel hastane ve  büyükşehirlerdeki şehir hastaneleri gibi çalışıyor.  
Odaları tertemiz..
Hekiminden, en alt kademesinde görev yapan çalışanına varıncaya kadar herkesin, hastalara güler yüzlü yaklaşımı dikkat çekiyor.. 
Boyabat Devlet Hastanesi, bir iki hekim açığı, bir de çok ihtiyaç duyulan cihaz eksikliği haricinde herşeyi ile dört dörtlük..
Boyabat Devlet Hastanesi sadece ilçeye hizmet etmiyor.. 
Komşusu sayılan Taşköprü, Hanönü, Kargı, Dikmen, Durağan, Saraydüzü, Vezirköprü gibi ilçelerden gelen hastalara da hizmet vererek, şehir hastanelerini aratmıyor..!
Burada tek eksik, bir iki hekim açığı, bir de cihaz ihtiyacı.. 
Sinop Milletvekili Sayın Nazım Maviş'in sağlık bakanı ile irtibata geçerek bu açıkları en kısa sürede kapatacağından eminim..
O da bu açıkların farkındadır mutlaka...
İnşaallah en kısa sürede bu açıklar giderilir..
Yaklayık 8 ilçeye hizmet veren Boyabat 75'inci Yıl Devlet Hastanesi, bu kadar hasta çoğunluğuna rağmen, odaları tertemiz, personeli güler yüzlü.. 
Hekimleri, dahiliye uzmanlarından, genel carrahi uzmanlarına.. psikologdan, psikiyatri uzmanlarına.. Kadın doğum uzmanından, aile hekimine.. 
Diş hekimlerinden, teknisyenlerine..
Ortopedi uzmanlarından, fizik tedavi uzmanına, anestezi uzmanından, Kardiyoloji uzmanlarına.. 
Beyin cerrahından, Acil Servis'te çalışan uzman ve asistan hekimlerle birlikte, hepsi hastasını güler yüzle karşılayıp, teşhis ve tedavilerini yaparak, sağlığına kavuşturmaya çalışıyor.. 
Böyle yakın ilgi ile karşılaşan hasta ve yakınları, bu güzel hizmet karşısında sanki özel hastaneye gelmiş gibi olduklarını söylemeden geçemiyor..
Biz de Boyabat Hastahanesi Başhekimi Dr. Kübra Yılmaz başta olmak üzere, hastahane müdürüne, hekimlere, hemşirelere, hasta bakıcılara, temizlikçilere, güvenlikçilere ve hastanenin teknik ekibine teşekkürlerimizi bir borç biliriz.
Ayrıca hekimliği ile hastalara şifa bulmasını sağlayan, bu iş yoğunluğu arasında ilçemiz Boyabat'ı ve Devlet  Hastanesi'ni sosyal medya aracılığı ile dünyaya tanıtan Dr.Tuğba Güleç'e de teşekkür ederim..
Son söz de Boyabatlı hemşehrilerime..
Hekim arkadaşlara sahip çıkın ve bunların değerini ve kıymetini bilin..
Hekimlerle tartışma yerine, sevginizi gösterin ki ilçemizden ayrılmasınlar..!
Geride hoş bir seda kalsın...
Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk: "Beni Türk  hekimlerine emanet edin" demişti..
Siz de kendinizi Boyabat'ta Türk hekimlerine emanet edin...!