Hamile bir ceylan doğum yapmak için dere kenarına gidiyor. Tam o esnada gök gürlüyor. Şimşekler çakıyor ve devasa bir yıldırım yanındaki ormana düşüyor. Ve ormanda yangın başlıyor. Ceylan başını sola bir çeviriyor ki bir de ne görsün. Kendisi ne nişan almış bir avcı onu vurmak üzere; sağ tarafına bakıyor. Devasa bir aslan o ceylana doğru saldırıyor. Bir yandan da dere taşmaya başlamış .Ceylan çaresiz ya bulunduğu orman yanacak; Ya kendisine aslan saldıracak veya avcı tarafından vurulacak veya boğularak ölecek.
Ne yöne kaçsa kurtulamayacağını fark eden ceylan ; O an bir şeye karar veriyor. Elinden geleni yapmaya: Hepsine karşı gözünü yumuyor ve doğumuna odaklanıyor. Doğum yapıyor. Tam o esnada bir mucize gerçekleşiyor. Avcı tam ateş edecekken ; Büyük bir yıldırım daha düşüyor ve avcının gözünü alıyor. Bir anda avcı yanlışlıkla hedefi şaşırıyor. Arkadaki aslanı vuruyor. Bir yandan müthiş bir yağmur başlıyor ; ve ormanın yangınını söndürüyor. Ve ceylan yavrusunu alıp uzaklaşıyor. Hayat da işte aynı bu hikayedeki gibi bazen etrafımızı kuşatır.
Nereye baksak bizi bekleyen sıkıntılar musibetler görürüz. İşte böyle bir anda sadece yapabileceğimiz şeye odaklanmalıyız. Ve asla arkaya bakmamalıyız. Gücümüzün yetmediği bütün o hadiseleri de Bütün kainatı ve bütün insanların işlerini evirip çeviren sonsuz kudret sahibi olan Allah’a bırakmalı. Ona tevekkül etmeliyiz. Tevekkül edip Allah diyerek yola çıkan adam yolda kalmaz kardeşim. Yeter ki biz Allah diyelim Allah’ın ipine sıkıca tutunalım.