Bir yılı aşkın süredir paralel yapının ipliğini tezgaha çıkarma amaçlı yazılarımı yazmaya bir çok tehdide, sosyal baskılamaya, hakarete rağmen devam ettim. HSYK seçimleriyle paralel yapı ciddi bir mevzi kaybetmiştir. Anadolu'nun en ücra köşelerine kadar yayılan özellikle Adli Yargı mensupları paralelcilere büyük bir tokat atmıştır. Bugüne kadar paralel ihanet çetesi aleyhinde yazdığım tüm yazılarımda yapıyla bir şekilde bağı olan masum Anadolu insanlarına da seslendik. Geçtiğimiz yıl 23 Aralık 2013 tarihinde yazdığım "Maklube Yemeyen Bizden Değildir" başlıklı köşe yazımda şu cümleleri yazmışım.
"Devlet içinde devlet yapısına dönüşen yapı aslına dönüp çocuk okutsun. Okuttuğu çocuklara ülkenin geri kalanın onlardan olmadığını değil, tüm ülke vatandaşlarının eşit ve onurlu bireyler olduklarını anlatsınlar. Yola çıkış hedefleriyle, gelinmekte olan yol samimi olarak eğitim hareketine zarar vermektedir. Yapının temelini oluşturan, salt hizmet maksatlı insanlarımıza yazık oluyor. Onlar da kendi üzerlerinden oynanan çirkin oyunun farkına varabilmek için, biraz düşünsünler. "
Ülkemiz üzerinde oynanan çirkin oyunu farkeden ve hizmet soslu paralel yalanlarını elinin tersiyle iten tüm Anadolu insanlarına selam olsun.
Artık devleti ele geçirme değil çocuk okutma zamanı. Soru çalıp, mülakatta torpil yapıp kurumları ele geçirme devri bitmiştir. Artık Türkiye'nin eğitim seviyesini, bilim üretimini arttırıp Lider Ülke Türkiye'yi vücuda getirme zamanı...
31 Aralık 2013 tarihli "Pensilvanya Yolu Yokuştur" başlıklı yazımda ise cemaat içinde bulunan unsurların tamamının kötü olmadığı yönünde görüşümü beyan etmiştim. "Cemaat içinde herkes mi kötü peki. Tabi ki hayır. Bir cemaat vardur cemaatte, cemaatten içeru... Allah yolunun divanesi, masum Anadolu'nun saf çocukları bu oyunu çözecekler ve kendilerini yani salt eğitim ve hizmet sevdalılarını ayırarak,ülkemize,milletimize hizmet edeceklerdir. Kökü dışarı uzanan kişi ve gruplarla bağlarını koparacaklardır.Birileri masum hizmet sevdalılarını kullanarak ülkemize çok zarar veriyorlar."
Yine 01 Ekim 2014 tarihli "Cübbeli Ahmet Hocanın Günahı" başlıklı yazımda ise HSYK seçimlerine göndermede bulunarak şunları yazmıştım. "
Eğitimleri sırasında paralel yapının, yurtlarında kalan, dersanelerine giden, mülakatlarda paralel abilerin himmetini gören yargı mensubu hakim ve savcılara sözüm var. Paralel yapının değil milletin adamı olun. Aileniz sizi paralel yapının yapıtaşı olasınız diye değil fikri hür, vicdanı hür, memlekete hizmet eden kişiler olasınız diye yetiştirdi. Kırın paralel zincirlerinizi ve özgürlüğün keyfini çıkarın, ülkenize hizmet edin. Paralel adalet ülkeyi karanlığa götürmekten başka bir şey yapmayacaktır."
HSYK seçimleri bitti. Mutluluk veren şu ki paralel yapıyla bir şekilde zamanında yolu kesişen bir çok yargı mensubu paralel yapıyla arasına çizgi çekmiş ve milletin yargısı olmaya karar vermiştir. Anadolu insanı nihayetinde devletine ihanet içinde olmaz, fark ettiği anda tavrını koyar. Teşekkürler milletin adamı olan yargı mensuplarına...
Bu yazıları yazarken ne gizli servislerin adamı olduk, ne başka mecralardan elde ettiğimiz bilgilere dayandık. Yaptığımız tek şey milletin yanında saf tutup demokratik, güçlü Lider Ülke Türkiye'nin kurulmasında katkı sunmak hedefi oldu. Birilerine yaranarak, yalakalık yaparak makam-mansıp sahibi olmak amacında olmadım. Birileri gibi bunu yapabilseydik ne sürgün yer, ne diyar diyar gezerdik, nede yere göğe konurduk. Zaten içinde paralel çete benzeri yapıları olmayan bir devlet sistemi içerisinde liyakat sahibi olan insanlar hakettikleri için bir yere gelebilecekler, ülkelerine hizmet etme şansını yakalayacaklardır. Sırf paralel yapının içinde diye yıllarca makam işgal eden kifayetsiz muhterislerden olmadık. Kıblesi Pensilvanya olanlar kifayetsizliklerinin farkındalar ve bundan sonra bir yere gelemeyeceklerini anladıklarından saldırıyorlar.
Onlar ne derse desin Demokratik Lider Ülke Türkiye kervanı yürüyor...