Sonbaharın habercisi Eylül ayı, Karadeniz’in engin maviliklerine açılan balıkçılar için yeni bir umudun başlangıcını müjdeledi.  

Denizde avlanma yasağının sona ermesiyle birlikte Sinop’un deneyimli balıkçıları, “vira bismillah” diyerek denize döndü. 

Uzun bir bekleyişin ardından kasalar dolusu palamutlarla limana dönen bu deniz emekçilerinin gözlerindeki ışıltı, bu sezonun bereketini gözler önüne seriyor.

Karadeniz bu yıl cömertliğini esirgemedi. Palamutlar, tezgâhlarda yerini almaya başladı bile.  

Sinoplu balıkçıların yüzünü güldüren bu bolluk ve bereket, yalnızca onların değil, tüketicilerin de yüzünü güldürüyor.  

Tâze balıklar, akşam sofralarının baş tacı olacak, lezzeti ve besleyiciliğiyle damakları şenlendirecek.

Sezonun bereketi, balıkçıların denize çıkarken yanlarına aldıkları dualarla birleşiyor.  

“Allah herkesin rızkını verir,” diyen balıkçılar, bu sezonun güzel geçeceğine dair umut dolu.  

Hava koşullarının halen sıcak olması endişe yaratsa da, denizdeki balık bolluğu geleceğe dair umutları yeşertiyor.  

Karadeniz’in bu yıl palamut kaynadığını söylemek abartı olmayacaktır. 

İstavrit de çok yakında tezgâhlarda yerini alacak gibi görünüyor.  Ancak Sinop hamsisinin gelmesi için biraz daha sabretmek gerekecek.  

Hamsinin zamanı geldiğinde ise önce kasalar, sonra tezgâhlar dolup taşacak.

Sinop, balıkçılık geleneğiyle Karadeniz’in en önemli kentlerinden biri. 

Burada balıkçılık yalnızca bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda kültürel bir miras.  

Denizden çıkardıkları ekmeği, bin bir zahmetle sofralara taşıyan balıkçılar, denizin ritmini çok iyi bilirler. 

Onlar için her sezon, yeni bir mücadele ve yeni bir umut demektir.

Bu yılın bereketli geçmesi, tüm zorluklara rağmen işlerini büyük bir aşkla yapan balıkçılar için büyük bir teselli kaynağı. 

Çünkü deniz, sâdece bir ekmek kapısı değil; aynı zamanda bir yaşam biçimi. 

Her bir balık, denizin derinliklerinden gelen bir hikâye, bir emek ürünüdür. 

Sinop’un balıkçılarının bu sezon da yüzleri gülüyor, ancak bu gülüşler hiç de kolay kazanılmış değil.

Karadeniz’in hırçın suları her zaman dostane değildir. 

Balıkçılar, denizle olan bu zorlu mücadeleyi kabullenmiş ve onunla dost olmuş insanlardır. 

Onların emeği, Karadeniz’in sofralarımıza sunduğu lezzetli balıklarda kendini gösteriyor.

Bu sezonun başlangıcı, balıkçılar için güzel haberlerle dolu. 

Umuyoruz ki bu bereketli sezon, hem balıkçılar hem de tüketiciler için huzur ve bolluk getirir. 

Denize açılan her tekne, dolu kasalarla limana döner ve Sinop’un bereketli balıkları sofralarımızı şenlendirir. 

Karadeniz’in ve Sinop’un güzel insanlarına bol kazançlı bir sezon dilerken, denizle olan bu kadim dostluklarının daim olmasını temenni ediyoruz.

Her “vira bismillah” diyen balıkçının yolu açık, rızkı bol olsun. 

Bu bereketli sezonun, sofralarımıza sağlık ve mutluluk getirmesi dileğiyle…