Onbinlerce vatandaşımız gecenin ilerlemiş bir vaktinde depremle uyandı. Apar topar oturdukları dairelerin kapısından kendilerini dışarı attı. Evlerinden dışarı çıkamayanlar da oldu maalesef. Göçük altında kurtarılmayı bekliyorlar.
Mevsim kış; dışarıda kar var. Hava oldukça soğuk, insanı titretiyor, ama yaşanan acılar soğuğu hissettirmiyor.
Deprem kışın soğuğunda binlerce vatandaşımızı evsiz bıraktı. Yaşadığımız bu zor günleri elbet bir gün mutlaka aşacağız.
Arama kurtarma ekipleri, sonradan revize edilen şiddeti 7,7 büyüklüğündeki Kahramanmaraş Pazarcık merkezli ilk yıkıcı depremin ardından meydana gelen artçı sarsıntıların ortasında enkaz altında kalanları arıyor. Anlayacağınız deprem fırtınası sürerken hayatta kalanları kurtarmaya çalışıyor.
Öğleden sonra Elbistan merkezli yaşanan 7,6 büyüklüğündeki ikinci bir yıkıcı depremin yol açtığı tahribatın da boyutu ortaya çıkmaya devam ederken, Dünya Sağlık Örgütü ölü sayısının 20.000'i geçebileceğini söylüyor.
Maalesef depremlerde hep aynı şeyi görüyoruz. İlk raporlara göre ölen ya da yaralanan insan sayısı daha sonraki günlerde artıyor.
1999'da Gölçük’te benzer büyüklükte bir deprem meydana geldiğinde 17.000'den fazla insan hayatını kaybetmişti. Deprem uzmanlarının açıklamalarına göre bölgede yaşananlar 17 Ağustos’a göre 5 kat daha fazla enerjinin açığa çıkmasına neden olmuş.
Kahramanmaraş Pazarcık merkezli deprem ile gün içerisinde yaşanan Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğündeki bağımsız ikinci depremi Kocaeli Gölcük merkezli Marmara Depremi’yle mukayese etmek oldukça zor. Hem şiddeti, hem süresi, hem de kapsama alanı itibariyle farklı.
Uyudukları sırada evleri üstlerine çöken ve hâlâ haber alınamayan aileleri kurtarmak için zaman daralıyor.
Afet yaşanan yerlerin Olağanüstü Hal (OHAL) bölgesi ilan edilmesi geç alınmış, ancak olumlu bir karardır. Biliyoruz; Devletimiz görevinin başında, arama kurtarma ekipleri binlerce kişiyi sağ kurtarmanın, her bir cana ulaşmanın gayreti içerisinde.
Öte yandan AFAD, deprem bölgesi için öncelikli ihtiyaç listesini yayınladı. Listede battaniye, çadır, ekmek, su, yağmurluk, elektrikli ısıtıcı, tüp, mont, ayakkabı, polar, yastık, jeneratör, ekmek, su, konserve ve hazır gıda gibi ürünler yer alıyor.
Ülkemizin dört bir yanında yardım seferberliği başlatıldı. Yardım tırları bölgeye ulaşmaya başladı. Sinop'tan da deprem bölgesine 26 tır, 13 kamyon ve 2 kamyonet dolusu insani yardım malzemesi gönderildi.
Afet bölgesine yardım amacıyla giden gönüllüler koordinasyonda sıkıntıların olduğunu söylüyorlar. Sıkıntılarımızı inanıyorum ki kısa zamanda gidereceğiz. Tüm acılarımızı ve yaralarımızı hep birlikte saracağız. Biz güçlü bir ülkeyiz; gücümüzü de birbirine kenetlenmiş toplumumuzdan aldığımızı düşünüyorum.
Devletimiz el ele veren milletimizle birlikte omuz omuza vermiş göçük altında kalanları kurtarmaya, yaraları ivedilikle sarmaya çalışıyor.
Allah milletimize bir daha böyle bir acı yaşatmasın. Vefat eden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum. Başımız sağ olsun, büyük geçmiş olsun Türkiye’m.
