Adına ister yerel, ister mahalli deyin bizim için pek fazla farketmiyor. Yöremizin tanıtımına büyük katkıları olan onlarca ses sanatçısı bulunuyor.
Sanatını, kimisi bölgemizde yapılan düğün salonlarında türküler söyleyerek, kimisi de metropollerde kitlelere hitap eden eğlence merkezlerinde ve hemşeri derneklerinin organize ettiği piknik alanlarında en güzel parçalarını seslendirerek icra etmektedir. Bir kısmı da zor şartlar altında televizyon programları hazırlayarak yöre kültürümüze destek olmaya çalışmaktadır.
Davetli olduğum ortamlarda karşılaştığım ve tanıştırıldığım ses sanatçılarımızın çoğunda, bir sanatçıda olması gereken ses, diksiyon, giyim güzelliğinin yanı sıra bilgi birikimi ve ünlü şarkıcıların eserlerini aynı seviyede yorumlama yeteneklerinin oldukça yüksek düzeyde olduğunu gördüm.
Sahne aldıkları büyük organizasyonlarda izleyicilerin taleplerini alma, karşılama, beklentileri doğrultusunda parçaları yorumlama, motive etme, coşturma konularında yeterince mahir oldukları kanısındayım.
Konserlerinde güçlü sesleriyle yüksek performans sergiledikleri, türkülerimizi nesilden nesile aktardıkları, yöremizin kültürünü zor şartlar altında ulusal kanallarda ve büyükşehirlerde tanıttıkları muhakkak.
Sinop yöremizin ses sanatçıları, amaçları doğrultusunda sanatlarını yaşatma ve kültürümüzü tanıtma adına üstlendikleri görevleri tüm zorluklara rağmen başarıyla sürdürmektedirler.
Mesleğinde, daha iyisini nasıl yapabilirim? Sorusuna cevap arayan sanatçı sayımızın çok olduğunu düşünüyorum. Öyle sanatçılar tanıdım ki kendilerini geliştirme ve topluma ayna tutma arzusu içerisindeler.
Bu kadar elit, o denli popüler sanatçılarımız kimler? Nerede yaşıyorlar? Sorusunu yönelteceksiniz biliyorum. Ama ben burada isimlerini açıklamayacağım. Sadece nerelerde yaşadıklarını söyleyebilirim. Sinop'ta, İstanbul'da, Tekirdağ'da, Ankara'da...
Sinop ve çevresini sahnelerde fırsat verildikçe yıllardır başarıyla tanıtıyorlar, temsil ediyorlar. Peki, karşılığını alabiliyor mı? Yeterince değer veriliyor mu? Hayır!
Ancak, mahalli sanatçılarımızın dışındaki sanatçılara öyle iltifat gösteriliyor, öyle bir ücret ödeniyor ki ne kadar olduğunu sormayın gitsin.
Şu bir gerçek ki mahalli sanatçılarımıza haketseler dahi yeterince değer de, destek de verilmiyor.
Onları üzen de bu değersizlik.
Fedakarlık çoğu kere onlara düşerken, nedense bonuslar hep beyaz masadakilere gidiyor. Bunu anlamak gerçekten zor.
Şehirlerin daha çok kitlelere tanıtılmasında PR yönü kuvvetli sanatçıların popülaritesinden istifade etmeyi anlayabiliyoruz. Ancak mahalli sanatçılarımızı görmezden gelmek, yok hükmünde saymak veya ötekileştirmek ne kadar doğru bir yaklaşım, işte buna bir mana veremiyor insan.
Her ortamda birlik ve beraberliğe vurgu yapan, gerektiğinde imkanlar seferber edilerek birbirlerine her şartta yardımcı olunmasını söyleyen siyasilerimiz, yerel yöneticilerimiz, kurumlarımız ve de sivil toplum örgütlerimizin başkanları, etkinliklerde mahalli sanatçılarımıza öncelik tanıyarak desteklenmelerini sağlamalıdırlar.
Maddi imkansızlıklar içerisinde olan sanatçılarımız var. Çektiği sıkıntıları öne çıkarmadan, fazla dertlenmeden yıllardır yöremizi, töremizi, gelenek ve göreneklerimizi fırsat verilen yer ve mekanlarda geniş kitlelere duyurarak gönüllü kültür ve turizm elçiliği yapmaktadırlar. Yöremizin tanıtımına katkı sunmaktadırlar.
Her koşulda sizlere destek veren bu kişilerden istifade etmek varken, binlerce lira ödeyerek, dışarıdan etkinliklere sanatçı getirmek niye?
Önümüzde önemli bir etkinlik planı var. Sinop Valiliği 11-14 Aralık 2014 tarihleri arasında sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla Feshane'de Sinop Tanıtım Günlerini gerçekleştirecek. Programın içeriği henüz hazırlanmadı. Farklı görüşler ileri sürülüyor.
Bizim önerimiz, maddi imkansızlıklar sebebiyle mesleğini icra etmekte zorlanan sanatçılarımız başta olmak üzere tüm Sinoplu sanatçılarımıza sahip çıkılarak desteklenmeleridir.
Bu duyarlılığı üzerinde taşıyan üst yöneticilerimizin ve dernek başkanlarımızın olduğunu biliyorum. Onların yerel sanatçılarımızı hiçbir ortamda yalnız bırakmayacaklarını umuyorum.
