Geçtiğimiz hafta kısa da olsa Boyabat, Saraydüzü ve Durağan ilçelerini ziyaret etme şansı buldum. İlçelere yaptığım bu ziyarette de en çok siyaset konuşuldu.. En çok da AK Parti adayları ve birinci sıranın sahil kesimine kaptırılması oldu.. Boyabat ilçemizde hiç kimse birinci sıranın Sinop'a gitmesini bir türlü kabullenemiyor.. Çünkü yıllarca hep birinci sıra Boyabatlı bir aday olmuştur.. Durum böyle olunca da sayın Nazım Maviş ikinci sıradan aday olduğu için kendini başarılı saymasın.. Bu bir başarısızlıktır.. Bana kalırsa sayın Maviş'in de bundan pek mutlu olacağını sanmıyorum.. Siyasi geleceği için şimdilik bunu kabullenmiş.. AK Parti Sinop'ta iki vekilliği alsın diye sayın Maviş olan gücü ile çalışacak.. Sayın Tokmak ise elini sıcak sudan soğuk suya sokmadan vekil olacak.. Sayın Maviş'in siyaset bilgisi, birikimi ve hitabeti sayın Tokmak'tan kat kat üstün.. Hal böyle olunca da ikinci sıranın Maviş'e verilmesi büyük bir haksızlıktır.. CHP'nin bildiğiniz gibi sahil kesimi ağırlıklı olmak üzere bir oy potansiyeli var.. Tabii CHP'nin adayları Barış Karadeniz ve Mustafa Acun en azından bir milletvekilliğini almak için var gücüyle çalışacaklar.. Engin Altay'ın İstanbul 3. Bölgeden aday olması, AK Parti'yi 2 vekillik için umutlanıyor, MHP ise bir vekilliği alma yolunda çalışmalarını sürdürüyor.. MHP'nin adayı Mustafa Meftun Çağlar'ın, genç ve dinamik olması partiye yeni bir çehre kazandırabilir.. Fakat bir şartla.. Kendisine seçim çalışmalarında yanına genç beyinleri alırsa.. Eskilerle yola gidersen fazla oy patlaması yapamazsın yerinde sayarsın.. Geçmiş geçmişte kalmıştır.. Geçmişin de geleceğe fazla bir faydası olmaz.. Vatandaşlar artık siyasette yeni beyinler ve yeni yüzler görmek ister.. Saadet Partisi de çok iddialı konuşmalar yapıyor.. Saadet Partisi adayı Mehmet Ali Özgür, "Ben oy çoğaltmak için değil, milletvekili olmak için aday oldum" diyor.. Bu da onların iddialı olduğunu gösteriyor.. Saadet Partisi'nin içinde çok değerli ve zeki kişiler var.. Mesela Beşir Elmacı.. Genç, dinamik ve siyaseti de yerinde öğreniyor.. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ve ekibinin yetiştiği yerde.. Nazım Maviş de aynı ekolden.. Biliyorsunuz bunlar siyasette rahmetli Erbakan hocanın tedrisinden geçtiler.. Saadet Partililer her ne kadar kabul etmeseler de.. Saadet Partililer, AK Parti ile her ne kadar kendilerini bir görmeseler, benim aklıma bir reklamı getiriyor.. "Yok aslında Birbirimizden Farkımız Ama biz Osmanlı Bankasıyız".. Aslında onlar da biliyor birbirlerinden fark olmadığını.. Fakat siyaset böyle bir şey işte.. Farkımız var deyip ortaya çıkacaksın.. Eğer iktidar olmak isterseniz, çok çalışmalısınız ve ya partinizin çok parası olmalı.. Kişilerin zenginliği önemli değil, partinin zenginliği önemlidir.. Soruyorum sizlere AK Parti ile nasıl bir yarış içine gireceksiniz.. Örnek verirsek bir tarafta bir parti trilyonları harcıyor.. Bir tarafta diğer parti 200 bin lira harcıyor.. Böyle bir yarış eşit şartlarda olur mu?.. Tabii ki olmaz.. Fakat yapılacak tek şey, yılmadan çalışmak çalışmak.. İktidar olamazsanız da en azından yerel seçimlerde belediyeleri almanız gerekir.. Başka türlü bunun çıkış yolu yok.. Hiç kimse renkli rüyalar görmesin ve kendini de kandırmasın.. Bütün partilerin adaylarına başarılar dilerim..