Kemalettin Tuğcu, Türk edebiyatının önemli yazarlarından biridir ve "Yuvadan Uzak" isimli hikâye kitabı da, onun en sevilen eserleri arasında yer alır.
"Yuvadan Uzak", çocukluğumuzun unutulmaz hikâye kitaplarından sâdece birini oluşturuyor.
Her bir sayfasında, yuvadan ayrılan bir çocuğun duygusal yolculuğu ve onun hayâta tutunma çabası anlatılıyor.
Kitap, yalnızca bir hikâye değil; aynı zamanda hayâtın zorluklarıyla yüzleşen herkes için bir ders niteliğinde.
Hatırlıyorum da, ilk okuduğumda içimde bir hüzün belirmişti.
Tuğcu, yalın bir dille ama derin bir duygusallıkla, okuyucusunu karakterin dünyasına çekiyordu.
"Yuvadan uzak, yüreğimdeki sıcaklık sönmüş gibiydi," derken, o anki yalnızlık ve özlem duygusu, kalbimde bir yer etmişti.
Kitabın her satırı, bir dönemin masumiyetini ve hayâta dâir umutlarını yansıtıyordu.
"Düşlerimin peşinden koşarken, yuvamı unutmamalıyım," diye düşündüm; çünkü yuvanın sıcaklığı, zorluklar karşısında bize güç veriyordu.
Hikâye, sâdece bir çocuğun yuvadan uzaklaşmasını değil, aynı zamanda aile bağlarının ve sevginin önemini de gözler önüne seriyor.
"Her adımımda, beni bekleyen sevgi dolu bir yuva vardı," ifâdesi, aile olmanın ve sevdiklerimizin değerini vurguluyor.
Kemalettin Tuğcu, bu eserinde çocukların dünyasına olduğu kadar, yetişkinlerin de duygularına hitâp etmeyi başarıyor.
"Yuvadan uzak kalmak, hayâta dâir en büyük kayıplardan biridir," derken, belki de bizlere hatırlatmak istediği, sevdiklerimizle olan bağımızdı.
Bu nostaljik yolculuk, geçmişe bir pencere açarken, aynı zamanda geleceğe dâir umutlarımızı da besliyor.
"Yuvadan Uzak," okuduğumuz bir hikâye kitabının yanı sıra rûhumuzda iz bırakan bir yolculuğun adı.
Bu eser, her yaştan okuyucuya sevgi, özlem ve bağlılık duygularını hissettiren, kalplerdeki yuvayı yeniden inşâ eden bir klasik olarak kalacak.
Çocuklarınıza okutmanızı tavsiye ederim. Onların hayâl dünyasını zenginleştirecek, aile ve insan sevgisinin değerini kavramalarına yardımcı olacaktır.