Şol cıyak cıyak yaygarası bitmeyen ahirzamanın gürültü ve patırtısından en iyi kaçış yeri elbette, daha emin bir çare ve derde tiryak kitaplardı. Umacağın dağ, bağlanacağın bel... İz'an ve idrak edebilen mültecinin iltica ettiği civar. Yeter ki kişi, "oku" emrine ittisal eylesin. Cehalet, felakettir. Oku! rahmet bulasın, Oku! Esirliğin ağır ve ateşli zincirleri altında inleyen cehl hapishanelerinde çürümeyesin.
Oku! Ki necat bulasın. Oku! Ebleh kimselerin tutuştukları ateşte yanmayasın. Velhasıl-ı kelam okumak sağlık, sıhhat ve afiyettir efendim. Okuyan kârdadır. Okumak; bilgi edinme, kritik düşünme, kriz masasını yönetme, hayal gücünü geliştirme, dil ve ifade yeteneğini ziyâdeleştirme,
ruhsal ve zihinsel sağlığı arttırma, empati kurma, hayal gücü ve yaratıcılık gibi birçok faydanın hâsıl olmasına vesiledir. Düzenli kitap okuyan bireyler hayatlarına kattıkları değerlerle, hem kişisel hem de toplumsal gelişime büyük katkıda bulunurlar.
Enva-i çeşit konularda bilgi birikimi yapar, genel kültürlerini genişletirler. Lâkin her önüne gelen kitabı okuyarak bu yarar sağlanamaz. Kâr elde edeyim derken, zarar ve ziyân eder. Bundandır ki, işin uzmanına danışarak kitap okumanız menfaatinizedir. Uzman kimse isabetli tavsiyelerde bulunarak, bireyin mizacına uygun çalışmaları kendisine yönlendirip nokta atışı yapar.
Bu mes'ele de fazla tafsilata girmeden kısa ve öz belirtirim ki, ancak kitap editörleri bu anlamda işin uzmanı kısmında sayılırlar.
İşleriyle(meslek) ilgili alan sırf "okuma" üzerine olduğundan keşfettikleri inci ve mercanlar da sayısız olur. Bir de editörün kitap okuma sayısı da epey önemlidir. İyi bir yazar yedi bin beş yüz kitap okuması elzem iken, kaliteli bir editörün en az on dört bin kitap okuması gerekiyor ki, aklen tartma kuvveti yüksek olsun. Kurulmuş bir muhakeme makinası gibi irdelemesi kavi olsun. Belki nüktedan, rebâbî, rüveyde ve rikkatli; belki arındırılmış, saflaştırılmış, ince ve ayrıntılanmış detayla önünüze çıkabilsin.