Sülük Gölünün kurutulması ve bu gölün geleceği ile ilgili önemli konulara geçmeden önce bu gölle ilgili bir olayı da öncelikle okuyucularımla paylaşmak istiyorum.
Ben Sülük Gölünü bir çok meziyetleri ile birlikte gerektiğinde hava alanı gibi görevleri de yerine getirdiğini söylemek isterim. Bu tezimin açıklamasını da şu şekilde izah etmem mümkündür…
Yıl 49-50 li yıllar olabilir. Bir gün öğleden sonraki saatlerde Havada pervaneli bir uçak devamlı tur atıp durmaktadır. O yıllarda iletişim araçlarının yeterli düzeyde olmaması sebebiylede havadaki uçağın acilen inebileceği bir yer aradığı belli oluyordu. Günümüzün Sakarya Caddesi, o günün Meydankapı caddesinde bulunan insanlar, esnaflar. Yine Valilik ve Adliyeye işleri için gelen kişiler, bu dairelerde çalışan memurlar, uçağın bu halini takip etmek için meydanda toplanıp, havadaki uçağın bu tedirgin halini korku ve heyecanla izliyorlardı. .
Sonunda meydanda toplanan halk birilerinin de teşvikiyle hep birlikte Sülük gölünü işaret ederek el sallayıp, Sülük Gölü düzlüğüne uçağın inebileceğini işaret ettiler. Havada turlayan uçaktaki pilotlar Sinop Halkının bu mesajını iyi bir şekilde okudular ki, uçak bir iki tur daha atıp Sülük Gölü düzlüğüne sorunsuz bir şekilde iniş yaptı. Ben O yıllarda 7-8 yaşlarında bulunuyordum. Tesadüfen de olsa, o gün, benim o kalabalığın içinde bulunmam bu gün beni olayın yaşayan tanığı yapmıştır. O günkü bu macara dolu olayı yine bir çok Sinoplu hemşehriminde hatırladığını biliyorum. Uçağının Sülük gölüne inmesinden sonra, Sinop’taki askeri ve sivil yetkililer olay yerine gittiler. Daha sonra uçağın Rus uçağı olduğu, içinde bulunan iki kişi tarafından kaçırıldığı açıklandı. Benim bildiğim kadarıyla uçak Sülük gölünde aylarca kaldı. Daha sonra uçağı söktüler. Parçalarının bazı kısımlarını yetkililer alıp götürdüler.
Uçak olayı bu şekilde sonuçlandı. . Yine Sülük Gölü yaşanan bu uçak kaçırma olayıyla birlikte bu şehrin hava alanı özelliğini de taşıyan bir yer olduğu tescillenmiş oldu. Peki biz ne yaptık 'Kreter Ağzı' özeliğini? Sinop’a tarih boyunca su veren, su sarnıçlarının menbasını? Bir çok hastalıklara devası olan o sülüklerini?.
Bütün Sinop halkının hatıralarında önemli yer bulan at yarışlarını, eşek yarışlarını, panayırlarını, bir çırpıda unutup attık. Bunu nasıl yaptık. Tahmini bu milyon yıllık tarihi yapıyı, gölü kurutarak becerdik. Bu olay başka bir şehirde gerçekleşmiş olsaydı, yapılan yanlışlık ülkenin gündemine girer, günlerce konuşulurdu. . Ama bizde Tıııııs…..
Yok. burası Sinop. böyle olaylar burada her zaman yaşanır, yaşıyoruz, yaşamaya da devam edeceğiz. Burada ben yine tekrarlamak istiyorum. Gümüşhane İlindeki 12 bin yıllık Dipsiz Göl’ün kurutulması halen basında yerini almaya devam ediyor.
Son haberlere göre Dipsiz Gölün dibine çeşitli çalışmalarla su verilmeye başlanmış. Yine bu konuda yapılan haberlere göre de, göldeki su seviyesi bir buçuk iki metreye kadar yükselmiş durumda.
Sülük Gölü’nün kurutulmasının yanlışlığı konusunda ben daha önceki yazılarımda her şeyi eksiksiz yazıp Sinoplunun önüne serdiğime inanıyorum.
Hiç bir yetkilide ortaya çıkıp, bu iş böyle olacak. bu konunun incelemesini yapacağız demedi. Bu yazımda ben bu Gümüşhane İlinde bulunan Dipsiz Göle Sahip çıkan DSİ Genel Müdürlüğüne, yine bu konuyla ilintili bir takım kararlar alan, CED raporu çıkaran Çevre ve Şehircilik Bakanlığına seslenmek istiyorum. “ Bizim Sülük Gölü de kurutuldu”.
Bizim dibimiz, kenarımız, bucağımız her yerimiz sağlam yerinde duruyor. Ancak suyumuz çekildi, emildi kurutuldu. Susuzluktan deyim yerinde ise ‘Dibimiz Tuttu’. Ne olursunuz Allah Aşkına bizimle de ilgilenin. Teşekkürler….