Vaktiyle bir ermiş bu günkü Sarıkum gölünün bulunduğu yerdeki köye gelir. Birkaç kapıyı dolaştıktan sonra, evinin önünü süpüren bir kadına;
- 'Acım beni doyur' der.
Kadın:
- 'Kocam değirmene gitti. Evde ne bir yemek, nede bir dilim ekmek yok. Ateşe çocuklarımı kandırmak için külden çörek attım' der.
Ermiş kadına:
- 'Getir onu, o yenir' der.
Kadın getirir ermişe verir. Ermiş ekmeği (Kül yığınını) eline alır. Kırdığında mis gibi buğday ekmeği olur. Kadına:
-'Çocuklara ver yesinler' diye uzatır. Kadın karşısındakinin ermiş olduğunu anlamıştır.
Ermiş kadına:
Atının terkisine atlamasını hiç geri bakmamasını söyler. Kadın terkisine atlar, Epey ilerlerler. Bir ara kadının aklına çocukları gelir-gelmez geriye bakar. Birde ne görsün köyün bulunduğu kısmı su basmıştır.
Büyük bir çığlık atar Ermiş kadına:
-İntizar ederek “taş ol” der. Kadın attan düşmüş ve gerçektende taş olmuştur.
Burası bugün Sinop’luların ziyaret ettikleri, adak adadıkları, şifa bekledikleri bir mağara şeklinde olan (Cicikli Türbe) dir. Halk arasında Sarıkum Gölünün oluşumu böyle bir efsaneye dayanır..
Hepimizin bildiği gibi Sinop çok eski bir tarihe sahip ve bir çok medeniyetlere de ev sahipliği yapmış bir ilimizdir. Bu ilin toprak üstünde bulunan eserlerden çok daha fazlası toprak altında beklemektedir. Toprak altında bulunan bir çok tarihi eserlerimize, daha çok arsaların kazılması, kanalların açılması durumunda ulaşılabiliyor. Kültür Müdürlüğü envanterinde Sinop’ta nerelerde önemli tarihi eserler, medeniyet kalıntıları vardır bunların bilinmesi gerekir. Bu nedenle de bunların yer yüzüne çıkarılması gerekir.
Gerçi Balatlar Kilisesinde kazı çalışması başlayalı 5-6 seneyi geçmesine rağmen, daha işin dörtte birinin tamamlandığını tahmin ediyorum.. Her yıl Ağustos ayının başında gelen ekip, Ağustos ayının sonuna kadar bu işi götürüyor.
Ben 70 küsür yaşındayım. Her yıl bir aylık bir çalışma ile yürütülen bu işin sonucunu görmem mümkün değil. Sonuçta bu kiliseden ne çıkacak, eski bir hamam. Sinop’ta toprak üstünde yıkılmaya yüz tutmuş Selçuklu dönemine ait bir hamam dururken, yine başka bir eski hamam işlevi değiştirilip yerinde tahrip olması beklenirken , Sinop Kültür Müdürlüğü Balatlar kilisesinin altından çıkacak olan hamam için deyim yerinde ise iğneğle kuyu kazıyor...
Bildiğim kadarıyla Balatlar kilisesindeki kazı ve diğer müştemilatlar çok masraflı gidiyor. Az bir ödenekle çok sayıda tarihi eser çıkarmak çok daha faydalı olacaktır.
Bu Konuya nereden geldik, Sinop’lunun bir çoğunun bilmediği Cicikli Türbeden geldik. İnternetten araştırdım bu türbe ile ilgili hiçbir bilgi bulamadım. Daha sonra Yaşlı kişilere sorup bazı kitaplardan bularak öğrendim. Cicikli Türbe Sarıkumda bulunuyor. Bu türbenin bakımı yapılıp Sinop Turizmine kazandırılması gerekir..
- 'Acım beni doyur' der.
Kadın:
- 'Kocam değirmene gitti. Evde ne bir yemek, nede bir dilim ekmek yok. Ateşe çocuklarımı kandırmak için külden çörek attım' der.
Ermiş kadına:
- 'Getir onu, o yenir' der.
Kadın getirir ermişe verir. Ermiş ekmeği (Kül yığınını) eline alır. Kırdığında mis gibi buğday ekmeği olur. Kadına:
-'Çocuklara ver yesinler' diye uzatır. Kadın karşısındakinin ermiş olduğunu anlamıştır.
Ermiş kadına:
Atının terkisine atlamasını hiç geri bakmamasını söyler. Kadın terkisine atlar, Epey ilerlerler. Bir ara kadının aklına çocukları gelir-gelmez geriye bakar. Birde ne görsün köyün bulunduğu kısmı su basmıştır.
Büyük bir çığlık atar Ermiş kadına:
-İntizar ederek “taş ol” der. Kadın attan düşmüş ve gerçektende taş olmuştur.
Burası bugün Sinop’luların ziyaret ettikleri, adak adadıkları, şifa bekledikleri bir mağara şeklinde olan (Cicikli Türbe) dir. Halk arasında Sarıkum Gölünün oluşumu böyle bir efsaneye dayanır..
Hepimizin bildiği gibi Sinop çok eski bir tarihe sahip ve bir çok medeniyetlere de ev sahipliği yapmış bir ilimizdir. Bu ilin toprak üstünde bulunan eserlerden çok daha fazlası toprak altında beklemektedir. Toprak altında bulunan bir çok tarihi eserlerimize, daha çok arsaların kazılması, kanalların açılması durumunda ulaşılabiliyor. Kültür Müdürlüğü envanterinde Sinop’ta nerelerde önemli tarihi eserler, medeniyet kalıntıları vardır bunların bilinmesi gerekir. Bu nedenle de bunların yer yüzüne çıkarılması gerekir.
Gerçi Balatlar Kilisesinde kazı çalışması başlayalı 5-6 seneyi geçmesine rağmen, daha işin dörtte birinin tamamlandığını tahmin ediyorum.. Her yıl Ağustos ayının başında gelen ekip, Ağustos ayının sonuna kadar bu işi götürüyor.
Ben 70 küsür yaşındayım. Her yıl bir aylık bir çalışma ile yürütülen bu işin sonucunu görmem mümkün değil. Sonuçta bu kiliseden ne çıkacak, eski bir hamam. Sinop’ta toprak üstünde yıkılmaya yüz tutmuş Selçuklu dönemine ait bir hamam dururken, yine başka bir eski hamam işlevi değiştirilip yerinde tahrip olması beklenirken , Sinop Kültür Müdürlüğü Balatlar kilisesinin altından çıkacak olan hamam için deyim yerinde ise iğneğle kuyu kazıyor...
Bildiğim kadarıyla Balatlar kilisesindeki kazı ve diğer müştemilatlar çok masraflı gidiyor. Az bir ödenekle çok sayıda tarihi eser çıkarmak çok daha faydalı olacaktır.
Bu Konuya nereden geldik, Sinop’lunun bir çoğunun bilmediği Cicikli Türbeden geldik. İnternetten araştırdım bu türbe ile ilgili hiçbir bilgi bulamadım. Daha sonra Yaşlı kişilere sorup bazı kitaplardan bularak öğrendim. Cicikli Türbe Sarıkumda bulunuyor. Bu türbenin bakımı yapılıp Sinop Turizmine kazandırılması gerekir..