Dalgın dalgın dolaşan nâ-çâr/ım bu aralar
Divaneler gibi/yim
Şehrin sokaklarında kibrît-i ahmer/le
tutuşarak dolaşıp-duran serzenişli haller/im
tek girişi olan şehrin kapısıda/yım
Suyun göğsünde mârrin ve âbirîn
mavi yakamozlar/ın
Nur-efşan parıltılar/ın gevher-i dirahşân
duruşları var
Şairler divâna durmuş şiirlerin kafiyelerin/de
Hurûf-u heca tertibiyle câmî olmuş mecmûa/ları
Benimde sana adanmış kafiye/lerim
Dilîrâne söz/lerim münkalip haller/im
var
Denizde fırtınanın kuvvet-i fevkalâdesi
var
Bi- gâh eyleyen hadise/ler var
Hayatta süprizlere gebe değil midir zaten/
Bir bakmışsın nâ-münasib vakitte olmuş olan
Bi-gümân eyleriz kaderin nazına cilvesine
ancak;
Bi-vefa/lar bizi yorar...
Bi-huş oldum sersem ve şaşkın
Kalp deniz gibi vâsi ve sonsuz
Derinlikler dur-dest ve dipsiz
Eylül akşamları sinope dalar derûnî uykulara
Ay'ın şavkı vurur deniz/lere
Dalgalar homurdanır tüm sessizliğiyle
Zakirler gibi ya cabbar diyen deniz/in
Ruhumu ürperten tüm heybet ve şecâati
Yine yüzüme vuran ılgıt ılgıt rahmet/i...