Rahmeti, mağfireti ve bereketiyle hayatımızı kuşatan mübarek Ramazan ayının son günlerini yaşıyoruz.
Diyanet İşleri Başkanlığı’mızın görüşüne, yayımladığı kaynak eserlerde yer alan bilgilerden öğrendiğimize göre bu akşam, son üç ayda büyük bir heyecanla ihya ettiğimiz kandillerin en faziletlisini, feyizlisini ve bereketlisini idrak edeceğiz.
Müslümanlar önceki kandillerde olduğu gibi bu gecenin de feyzinden istifade etmek için kendilerini ibadete adayacaklar. Camileri dolduracaklar, farz namazlarına nafile ibadetleri ilave edecekler, bol bol du’â ederek Allah’tan af, mağfiret ve bağışlanma isteğinde bulunacaklar. Eyüpsultan, Ayasofya, Süleymaniye gibi tarihi camileri gezecekler dâr-ül bekâya göç eyleyenlerin ruhlarına fatihalar okuyacaklar.
Anlayacağınız, Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle bin aydan daha hayırlı bir geceyi ibadetle geçireceğiz. Çünkü kutsal kitabımız Kur’an ramazan ayında ve bu gece indirildi.
“Kadir” kelimesi sözlükte, “güç, şeref, hüküm, kıymet” anlamlarına gelmektedir. Dinîmizde ise “Leyletü’l-Kadr” şeklinde Kur’ân-ı Kerîm’in indirildiği gecenin adı olarak kullanılır. Aynı adı taşıyan 97. sûresi bu gecenin fazileti hakkında nâzil olmuştur. Sûrede Kur’an’ın Kadir Gecesi’nde indirildiği ve sözü edilen gecenin bin aydan daha hayırlı olduğu belirtilir.
Bu gece; kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü, taştan, tahtadan ve helvadan yapılmış putların ilah kabul edildiği, zulümatın kol gezdiği ve cahiliye karanlığının çöktüğü diyârların İslâm nûruyla tanışmaya, Kur’an’la aydınlanmaya ve Hz. Muhammed Mustafa’nın (SAV) risâletiyle şereflenmeye başladığı gecedir.
Cebrâil (AS) öncülüğünde melekler Râb’lerinin izniyle her türlü iş için inerler. Gece tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.
Kadir Gecesi aynı zamanda af ve mağfiret gecesidir.
Peygamber Efendimiz bir Hâdisi Şerif’te şöyle buyurmaktadır: "Kim Kadir Gecesini, faziletine inanarak ve mükâfatını da Cenâb-ı Allah'tan umarak ihya ederse, o kimsenin geçmiş günahları bağışlanır."
Başka bir Hâdis-i Şerif’te Sevgili Peygamberimiz, “…Bu ayda öyle bir gece vardır ki bin aydan daha hayırlıdır. Bu gecenin hayrından mahrum kalan, bin ayın hayrından mahrum kalmış gibidir.” buyurarak Kadir Gecesi’nin önemine vurgu yapmaktadır.
Kur’ân-ı Kerîm ve hâdislerde önemine dikkat çekilen bu gecede yapılacak ibadet ve du’âların kabul edileceğine, günahların bağışlanacağına dair müjdeler peşi sıra verilmektedir.
Hayatımızı Kur’an ile aydınlatmak ve ömrümüzü yine onunla bereketlendirmek istiyorsak Kadir Gecesi tam bir fırsattır. Kul hakkı başta olmak üzere her türlü günahı terk etmek için de bir fırsattır. Sorgulayalım, muhasebe edelim kendimizi.
Aziz Milletimiz başta olmak üzere İslâm Âlemi’nin ve tüm insanlığın saâdete ermesi, felâh bulması; barışa, huzura kavuşması için du’â edelim. İyi ve güzel davranışlarımızı artırmak kötü davranışlardan uzaklaşmak için kendimize ve Rabbimize söz verelim.
İhlâsla samimiyetle idrak ve ihyâ etmemiz halinde bu gece tüm insanlık âlemi için yeni bir başlangıç olabilir.